Kırklar Cemi Masalı

alevisesi
Mesajlar: 241
Kayıt: 22 Ara 2006, 16:06
Konum: 12 İmam Yolcusu
İletişim:

Kırklar Cemi Masalı

Mesaj gönderen alevisesi »

Cem eski şaman Türklerinin ve Zerdüşt kürtlerinin yaptıkları toplumsal,kültürel bir toplantıdır.Özellikle şamanların hayatı incelendiğinde hasat dönemlerinde geniş meydanlarda kadınlı erkekli toplanarak şölen yaptıkları,kurban kestikleri şaman dede ve babalarını dinleyip ozanlarının çaldığı kopuz yada saz larla değişik figürlerde semah denilen halk oyunlarını sergilediklerini görüyoruz.Sonradan bu MEYDAN dedikleri yer,yerleşik düzene geçildikten sonra MEYDAN EVİ’ne dönüşmüş ve islam sonrası da bu meydan evine Cemevi denilmiştir.Bu kitleler İslamiyet ile tanıştıktan sonra da bu eski kültürlerinden vazgeçmemişler ve bu kültürlerinin içine İslami unsurlarda katarak yaşatmaya çalışmışlardır.Eskilerde Meydanlarda toplanarak hasadı yada belli günleri kutlayan,dede ve babalarının anlattıkları öyküleri dinleyip,kımız,şarap içip ve halk ozanlarının kopuzları eşliğinde semah denilen değişik figürleri sergileyen bu insanlar zamanla islamiyetin de etkisiyle içerisinde İslama ait öykülerinde yer aldığı söylenceleri dinlemişler ve yine saz eşliğinde semah dönmüşlerdir.İslam fıkhını yeterince öğrenemeyen bu kitleler şaman töresine
göre ibadet ölçüsünde yaptıkları bu kültürel olguları İslami ibadet diyede kabul etmişler ve günümüze kadar da taşımışlardır.Yaptıkları olayın İslami dayanağı olmadığını bilen uyanıklarda bu olayı islamileştirmek! için de Kırklar Cemi adı altında uydurulan masalımsı ve mantık dışı olayı uydurarak bilgi diye,cem ve semah’ın kökeni diye kitlelere sunmuşlar ve Alevi kitleyi yüzyıllarca uyutmuşlar,kandırmışlardır.Yani Cem , Semah ve içki olayını kitlelere mal etmek isteyen sözüm ona uyanıklar! Bu konularda Kur’an dan yada Oniki İmamlardan kanıt bulamayınca Kırklar Cem’i masalını uydurdular ve yüzyıllarca yıldır da anlatıyorlar.Ne yazık ki günümüzde dahi Cem’i ve semahı alevi ibadeti sanan cahiller bulunmaktadır.Şimdi biz bu kırklar cemi diye anlatılan olayı kısaca anlatım bunun neden gerçek dışı olduğunu kanıtlayacağız.Değişik varyantlarda anlatılan kırklar masalı şöyle gelişiyor:

‘Hz.Peygamber,Miraç öncesi veya dönüşünde ilahi katmanlardan bir yere gelir ve bir kapıyı çalar. İçeriden kim o ?diye sorulur.Peygamberde Ben Resulüm,içeri girmek istiyorum der.İçerdeki ses:Aramızda Resule yer yok sen git ümmetine peygamber ol .der ve O’nu içeri almaz.Bu olay üç kez tekrarlandıktan sonra Peygamberimiz Kim o diye sorulunca Ben Yoksulum .der ve kapı açılıverir! Peygamber içeri girdiğinde 39 kişi görür.Peygambere bir üzüm tanesini sıkıp şerbet yapıp sunarlar ve hepside bu şerbetten içerek kendilerinden geçip mest olurlar.Peygamber siz kimlersiniz ?diye sorunca Biz kırklarız derler.Peygamber 39 kişi saydım deyince Selman da var birazdan gelecek derler ve o da gelir.Bu şerbeti içenler az sonra Başta Hz.Ali olmak üzere semaha başlarlar ve Peygamber miraç yolunda bir aslanda gördüğü
yüzüğü Ali’de de görünce Ali’nin yüceliğini görür ve o da semaha katılır.’

İşte yüzyıllarca bu masalla Alevi halkını Alevilik yolu budur diye cem yaptırıp,semah döndürdüler ve içirdiler.Oysa bu olay tamamen uydurmadır. Çünkü :

1-Eğer bu kırklar bu kadar yüce insanlarsa neden kimse onların hepsinin ismini sayamıyor?Ya da hiçbir kaynak onların ismini yazamıyor?Sayamıyor ve yazamıyor çünkü uydurmadır.....

2-İslam ile ya da On iki imam ile ilgili bir çok yazılı kaynak varken,Neden anadolu dışında yaşayan müslümanlar yada Aleviler bu öyküyü bilmiyor?Neden bu uydurma öykü sahte buyruk ve Bektaşi eserlerinde yer alıyorda .İslamın temel kaynaklarında yer almıyor?Çünkü öykü anadoluda uydurulmuştur.

3-Hz.Ali hayatının tümünü kainatın efendisi en şerefli canlısı Hz.Muhammed’in yolunda harcamışken ve O’nun damadı,akrabası ve vasisi iken nasıl olurda O’nu içeri almaz.?Bu Alevilik düşmanı hainler bu masalla Hz.Ali’yi Peygamber tanımaz !biri olarak tanıttıklarının farkında değiller mi ?Yoksa Hz.Peygamberi dışlayan bir anlayışı özellikle mi sergilemek istiyorlar.

4-Bazıları Kırkların içerisinde İmma Hasan ve Hüseyinin de olduğunu söylüyorlar ,Oysa Miraç olayı Mekke döneminde olmuştu ve Hz.Ali ile Hz.Fatıma ise Medine döneminde evlenmişler ve İmam Hasan ve İmam Hüseyin medine de dünyaya gelmişlerdi.Onlar daha dünyada yokken olan bir olayın! İçinde nasıl olabiliyorlardı?

5-Yine Hz..Ali’nin sadık dostlarından olan Selman Fariside medine döneminde müsliman olmuştu ve mekke döneminde müslüman değildi.Nasıl oluyor da Selman’da anlatılan bu olayda yer alabiliyor?

6-Bu olay doğruysa ! ve bu kadar da önemliyse ! neden Peygamber ve Oniki İmamlar hayatlarında bir kez bile olsa Cem yapmıyor ve semah dönmüyorlar?

7-Siz hiç Peygamber ya da Oniki İmamları saz çalarken anlatan veya saz dinleyip semah dönerken anlatan ayet yada hadis biliyor yada duydunuz mu?

8-Peygambere :Sen git ümmetine peygamber ol diyen ses müslüman olabilir mi?Peygamberin Alemlere rahmet olsun diye gönderildiğini bilmeyecek kadar cahil bir kutsal kişi düşünülebilir mi?

9-Dahası bu olayı anlatan herkes diğer müslümanların nezdinde gülünç duruma düşürüldüklerini alay konusu yapıldıklarını görmüyor mu?Yoksa bunu anlatanların bir amacı da bumu?

Hani bir deli bir kuyuya bir taş atarmış ta ,kırık akıllı çıkaramazmış ya ;İşte Kırklar Cemi olayı da böylesine bir deli saçmasıdır.Ama üzücü olan şu ki bu masalla Alevi, halkımız yüzyıllarca uyutuldu,uyuşturuldu ve 12 imamların gerçek yolundan saptırıldı.Alevi olan şunu iyi bilsin ki kim onlara Cem eviyle,saz ile ,içki ile ,dede ile ve semah ile yanaşıyor ve Alevilik budur diyorsa bu kişi ya cahildir yada zalimdir.

Osmanlı da böyle yapmıştı,böyle uyutmuştu kitleleri.Siz bazılarının Osmanlı cemi,semahı yasaklamıştı sözlerine kanmayın 1826 yılına kadar Bektaşilerin hiçbir tekkesi yasaklı değildi ve tam tersi osmanlı tarafından korunuyor ve
destekleniyordu.1826 daki Yeniçeri ordusu katliamlarından sonra bir müddet yasak getirildi ama sonra Abdülaziz döneminde yasak kalktı.Dikkatle bakarsanız İstanbulun işgal döneminde Bektaşi tekkelerinin de anadoluya silah kaçırılma işlerine karıştıklarını görürsünüz yani o tekkeler o dönemlerde dahi açıktı.Sonradan tekke ve zaviyeler kanunu çerçevesinde Cumhuriyet döneminde tekrar yasaklanmıştı ve bunun da Osmanlıyla ilgisi yoktu.

Bu konuda önemli olan cem,semah saz,içki,dede vs gibi olgular Hz.Ali yolunda yoktur.Ve alevilerin uyanışını engellemek isteyen güçler bunları Anadolu aleviliği adı altında ve Kırklar cemi masalı etrafında palazlandırarak Alevi
uyanışının önüne geçmek istemektedirler.Şimdi anladınız mı Diyanetçilerin,İlahiyatçıların,siyasilerin Alevilere cemevi yapmak için neden bu kadar hevesli olduklarını?Hangi ilde cemevi varsa araştırın ,bakın O cemevinin arka planında bu tip insanlar vardır.O zalimlerin bu oyununu bozmanın tek yolu insanlara hakkı her zaman her yerde cesurca anlatmaktır.Fesadın böylesine her yeri kapladığı bir ortamda hakk konusunda susmak günahtır. EĞER SUSARSANIZ ;
UNUTMAYIN VE İYİ BİLİN Kİ ;SİZİN BU SUSMANIZ YÜZÜNDEN SİZLERDEN GELECEK OLAN NESİLLERDE HELAK
OLACAKTIR.
Pir Gerçek Veli
Mesajlar: 21
Kayıt: 10 Eki 2007, 13:06

Abdalların sırrı hakikat nişanını açıyoruz...

Mesaj gönderen Pir Gerçek Veli »

Yine (Hilye) kitabından,Ebu Nu'aymın merfu olarak bildirdiği hadis-i şerifde,(Ümmetim arasında her zaman kırk kişi bulunur...Bunların kalbleri İbrahim aleyhisselamın kalbi gibidir...Allahu teala onların sebebi ile kullarından belaları giderir...Bunlara Abdal denir? ..Bunlar bu dereceye namaz ile,oruç ile ve zekat ile yetişmediler) buyuruldu...İbni Mesud 'radıyallahu teala anh'sordu ki,ya Resulallah! ne ile bu dereceye vardılar? (cömertlikle ve müslümanlara nasihat etmekle yetişdiler) buyurdu...Bir hadis-i şerifde,(Ümmetim içinde Abdal olanlar hiçbir şeye la'net etmezler) buyuruldu...Ebu Nu'aymden olan bir başka hadis-i şerifde'de (Ümmetim içinde,her yüz senede iyiler bulunur...Bunlar beşyüz kişidir...Kırkı Abdaldır...Bunlar her memlekette bulunurlar) buyuruldu...Bizim memleketimizden bunlardan örnek verecek olursak hemen aklımıza Abdal Musa,Kaygusuz Abdal,Budala Abdal,Teslim Abdal ve son olarak Pir Sultan Abdal gelir...Allah'ın ilmi ve rahmeti onların üzerinde olsun...Baki gerçekler demine hu dost Allah eyvallah...Gerçeğe hu mü'mine ya Ali ya Mehdi imam-ı sahib-i zaman...

Eskiden Anadoluda Abdallar dolanırdı şimdilerde aptallar dolanır oldu...Abdalların bastığı topraklar berekete kavuşur filiz verirdi...Aptalların bastığı topraklar bereketini kaybetti filiz vermez oldu...Hakkın Abdallarıyla,halkın aptallarını bir birine karıştırmayın...Abdalların aptallarla hiç işleri dahi olmaz...Sadece onlara selam der geçer giderler vesselam...
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Re: Abdalların sırrı hakikat nişanını açıyoruz...

Mesaj gönderen Musa Özateş »

Pir Gerçek Veli yazdı:Yine (Hilye) kitabından,Ebu Nu'aymın merfu olarak bildirdiği hadis-i şerifde,(Ümmetim arasında her zaman kırk kişi bulunur...Bunların kalbleri İbrahim aleyhisselamın kalbi gibidir...Allahu teala onların sebebi ile kullarından belaları giderir...Bunlara Abdal denir? ..Bunlar bu dereceye namaz ile,oruç ile ve zekat ile yetişmediler) buyuruldu...İbni Mesud 'radıyallahu teala anh'sordu ki,ya Resulallah! ne ile bu dereceye vardılar? (cömertlikle ve müslümanlara nasihat etmekle yetişdiler) buyurdu...Bir hadis-i şerifde,(Ümmetim içinde Abdal olanlar hiçbir şeye la'net etmezler) buyuruldu...Ebu Nu'aymden olan bir başka hadis-i şerifde'de (Ümmetim içinde,her yüz senede iyiler bulunur...Bunlar beşyüz kişidir...Kırkı Abdaldır...Bunlar her memlekette bulunurlar) buyuruldu...Bizim memleketimizden bunlardan örnek verecek olursak hemen aklımıza Abdal Musa,Kaygusuz Abdal,Budala Abdal,Teslim Abdal ve son olarak Pir Sultan Abdal gelir...Allah'ın ilmi ve rahmeti onların üzerinde olsun...Baki gerçekler demine hu dost Allah eyvallah...Gerçeğe hu mü'mine ya Ali ya Mehdi imam-ı sahib-i zaman...

Eskiden Anadoluda Abdallar dolanırdı şimdilerde aptallar dolanır oldu...Abdalların bastığı topraklar berekete kavuşur filiz verirdi...Aptalların bastığı topraklar bereketini kaybetti filiz vermez oldu...Hakkın Abdallarıyla,halkın aptallarını bir birine karıştırmayın...Abdalların aptallarla hiç işleri dahi olmaz...Sadece onlara selam der geçer giderler vesselam...
Biz kaynak soruyoruz,kırkların isimlerini soruyoruz
siz bize ebu nu'aymdan hilyeden risaleyi nurdan mektubattan bahsediyorsunuz.
biz 12 imamlardan kaynak istiyoruz siz sünni mutassavıf ekolden yanıt veriyorsunuz
tabiki
aptal ile abdalı ayırmak gerek ama sünni tasavvuf içinde kuvevtlice yer almış 40 lar motifi sünni tarikat olan bektaşiliktede vardır
ama eğer iddia ettiğiniz gibi bunlar gerçek olsaydı 12 imamlardan gelen kaynaklardada bunlardan isim isim bahis olurdu...
dahası sünni kaynakları bile isim saymazken bu 40 lar olayına inanmak kendini kaptırmak doğrumudur?
Pir Gerçek Veli
Mesajlar: 21
Kayıt: 10 Eki 2007, 13:06

Re: Abdalların sırrı hakikat nişanını açıyoruz...

Mesaj gönderen Pir Gerçek Veli »

Musa Özateş yazdı:
Pir Gerçek Veli yazdı:Yine (Hilye) kitabından,Ebu Nu'aymın merfu olarak bildirdiği hadis-i şerifde,(Ümmetim arasında her zaman kırk kişi bulunur...Bunların kalbleri İbrahim aleyhisselamın kalbi gibidir...Allahu teala onların sebebi ile kullarından belaları giderir...Bunlara Abdal denir? ..Bunlar bu dereceye namaz ile,oruç ile ve zekat ile yetişmediler) buyuruldu...İbni Mesud 'radıyallahu teala anh'sordu ki,ya Resulallah! ne ile bu dereceye vardılar? (cömertlikle ve müslümanlara nasihat etmekle yetişdiler) buyurdu...Bir hadis-i şerifde,(Ümmetim içinde Abdal olanlar hiçbir şeye la'net etmezler) buyuruldu...Ebu Nu'aymden olan bir başka hadis-i şerifde'de (Ümmetim içinde,her yüz senede iyiler bulunur...Bunlar beşyüz kişidir...Kırkı Abdaldır...Bunlar her memlekette bulunurlar) buyuruldu...Bizim memleketimizden bunlardan örnek verecek olursak hemen aklımıza Abdal Musa,Kaygusuz Abdal,Budala Abdal,Teslim Abdal ve son olarak Pir Sultan Abdal gelir...Allah'ın ilmi ve rahmeti onların üzerinde olsun...Baki gerçekler demine hu dost Allah eyvallah...Gerçeğe hu mü'mine ya Ali ya Mehdi imam-ı sahib-i zaman...

Eskiden Anadoluda Abdallar dolanırdı şimdilerde aptallar dolanır oldu...Abdalların bastığı topraklar berekete kavuşur filiz verirdi...Aptalların bastığı topraklar bereketini kaybetti filiz vermez oldu...Hakkın Abdallarıyla,halkın aptallarını bir birine karıştırmayın...Abdalların aptallarla hiç işleri dahi olmaz...Sadece onlara selam der geçer giderler vesselam...
Biz kaynak soruyoruz,kırkların isimlerini soruyoruz
siz bize ebu nu'aymdan hilyeden risaleyi nurdan mektubattan bahsediyorsunuz.
biz 12 imamlardan kaynak istiyoruz siz sünni mutassavıf ekolden yanıt veriyorsunuz
tabiki
aptal ile abdalı ayırmak gerek ama sünni tasavvuf içinde kuvevtlice yer almış 40 lar motifi sünni tarikat olan bektaşiliktede vardır
ama eğer iddia ettiğiniz gibi bunlar gerçek olsaydı 12 imamlardan gelen kaynaklardada bunlardan isim isim bahis olurdu...
dahası sünni kaynakları bile isim saymazken bu 40 lar olayına inanmak kendini kaptırmak doğrumudur?

Kur'an-ı kerim'de hangi ayettir hatırlamıyorum der ki;"Arşı yüklenen ve etrafında bulunanlar denir?" Tirmizi Hadislerinde bu kırk kişi'ye dikkat çeker...Kırk kişi'nin manevi makamı söz konusudur...İsim verilmez...Mesela gerçek erenler der ki:"Nesimi Pir Sultan Sahib-i zamandır..." onlar Mehdi makamında zuhur etmiştir...Sizler bu Mehdi konusunuda yanlış biliyorsunuz? Evet Mehdi gaybete çekildi ama onun bu gaybetten haberi var mı? Örneğin Ashab-ı Kehf'de gaybete çekildi ve 309 yıl uyudular? Ve Allah onları kıyam ettirdikten sonra hiç haberleri olmadı...Zannettiler ki,bir kaç saat uyudular...Yine kıyamet günü kaldırılacak olanlar bizi kim kaldırdı diyeceklerdir...Mehdi ilk yaçamında kendisinde gaybetin tamamlandığını zikretmiştir...Ve o şekilde vefatı gerçekleşmiştir...Bizim gaybetten haber aldığımıza göre Mehdi 17 yaşında mağrada sır oldu...Ve 34 yaşında tekrar zuhur etti...Fakat o halkın arasında bulunurken kimse onun Mehdi olduğunu bilmedi...Ancak onun seçdiği dört kişi ile irtibat kuruldu...Ve sonra 76 yaşında vefatı gerçekleşti...Taki o varlığı ile tekrar kıyam edinceye kadar? Ve öyle ki kıyam edecek olan kişi 30 ile 40 yaşlarında olacak ve kendisinin Mehdi olduğunu önce bilmeyecek ve sonra kendisinde tecelli eden o varlığı sayesinde kendisinin Mehdi olduğunu bilecek...Halkın arasında dolaşacak o insanları görecek insanlar onu bilmeyecek...O bu gizili varlığı ile dünyanın bütün kötülüklerine şahit olacak ve ne zaman ki kendini hazır hissettiği vakir Allah onu hikmetle gaybetten çıkaracak...Şimdi bu durumda Mehdi aramızdadır ve herkesin yaptıklarını izliyor...O kendisinin kim olduğunu bildiğinden rahat hareket ediyor...Kırklar bu mevzu içerisinde onunla birlikte zuhur edecektir...Üçler beşler yediler...Ashab-ı Kehf,Mehdi'nin sadık Ashabı Aleviler'de onunla birlikte zuhur edecek...Kısaca Kırklar bir manevi makamdır...Başını Haydar-ı Kerrar Şah-ı Merdan çeker...Sonunu ise Mehdi Sahib-i zaman...Velayetinde İbrahimi,Musa'sı,İsa'sı ve Muhammed'i vardır...Buna göre İbrahibi Ali'dir...Çünki İbrahimin soyu yıldızların sayısınca olacaktı Ali'nin soyuda şimdi milyonlara ulaştı ve yüzbin evliyanında babasıdır...Musa'sı Mevlana Celaleddin-i Rumi'dir çünki Musa Hızır'la buluştu bir takım gerçeklerden haberdar oldu Ruhu kıyam etti...Mevlanada Şems'le buluştu ve ondan feyzler aldı...İsa'sı Hacı Bektaş-ı Veli'dir çünki İsa peygamber nebiler arasında en çok mucize göstermiştir kırkbir mucize? Hacı Bektaş-ı Veli'de Velilerin en çok keramet gösterenidir...Muhammed'i Mehdi'dir nasıl ki Muhammed savs ahir-i zaman peygamberidir Mehdi'de ahir-i zaman'ın velisidir...Ahir-i zaman'ın süresi 1500 yıllık bir zaman birimidir...Muhammed Mustafa ile başlar Muhammed Mehdi ile son bulur vesselam...Gerçeğe Hu
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Re: Abdalların sırrı hakikat nişanını açıyoruz...

Mesaj gönderen Musa Özateş »

[quote="Pir Gerçek Veli"][quote="Musa Özateş"][quote="Pir Gerçek Veli"]

Kod: Tümünü seç

Tirmizi Hadislerinde bu kırk kişi'ye dikkat çeker...Kırk kişi'nin manevi makamı söz konusudur...İsim verilmez...

Eğer samimi olduğunuza inanmasam bu saçmalıklara cevap yazmazdım ama görüyorumki yazdıklarınıza inanıyorsunuz.
Şİmdi bunca 12 imam varken,onların yolunda giden alimler varken hiçbi
risinin anlatmadığı 40 lar olayını klasik sünni kaynağı tirmizidenmi öğreneceğiz?Eğer isim verilmiyorsa bunun neyini tartışacağız.

Kod: Tümünü seç

Mesela gerçek erenler der ki:"Nesimi Pir Sultan Sahib-i zamandır..." onlar Mehdi makamında zuhur etmiştir...Sizler bu Mehdi konusunuda yanlış biliyorsunuz? Evet Mehdi gaybete çekildi ama onun bu gaybetten haberi var mı? Örneğin Ashab-ı Kehf'de gaybete çekildi ve 309 yıl uyudular? Ve Allah onları kıyam ettirdikten sonra hiç haberleri olmadı...Zannettiler ki,bir kaç saat uyudular...Yine kıyamet günü kaldırılacak olanlar bizi kim kaldırdı diyeceklerdir...Mehdi ilk yaçamında kendisinde gaybetin tamamlandığını zikretmiştir...Ve o şekilde vefatı gerçekleşmiştir...
Bu gerçek erenlerde kim? onlarmı kimin mehdi olduğuna yada askeri olduğuna karar verecekler?
İmamı ZAmanı kendi gaybetinden habertsiz sanmak gaflet değilmidir? ashabı kehfle kıyas mümkünmüdür?Oradaki olay başka İmamı ZAmanın olayı farklıdır.VEfat ettiğine inanmanız bile değişik bir yanılgıdır.Konuyu Hz.Mehdi ile ilgili 12 imam kaynaklarına başvurarak yeniden değerlendirmenizi öneriyorum.



Kod: Tümünü seç

Bizim gaybetten haber aldığımıza göre 
EEE pes yani tıpkı sünni tasavvufcu tarikat şeyhlerinin bulunduğu ruh! hali içindesiniz,bence silkinin toparlanın ve kendinize gelin....

...

Kod: Tümünü seç

ve kendisinin Mehdi olduğunu önce bilmeyecek ve sonra kendisinde tecelli eden o varlığı sayesinde kendisinin Mehdi olduğunu bilecek.....Şimdi bu durumda Mehdi aramızdadır ve herkesin yaptıklarını izliyor...O kendisinin kim olduğunu bildiğinden rahat hareket ediyor...
Buradaki çelişkiyi düşünmenizi öneriyorum.

Kod: Tümünü seç

Kırklar bu mevzu içerisinde onunla birlikte zuhur edecektir...Üçler beşler yediler...Ashab-ı Kehf,Mehdi'nin sadık Ashabı Aleviler'de onunla birlikte zuhur edecek...Kısaca Kırklar bir manevi makamdır...Başını Haydar-ı Kerrar Şah-ı Merdan çeker...Sonunu ise Mehdi Sahib-i zaman...Velayetinde İbrahimi,Musa'sı,İsa'sı ve Muhammed'i vardır...Buna göre İbrahibi Ali'dir...Çünki İbrahimin soyu yıldızların sayısınca olacaktı Ali'nin soyuda şimdi milyonlara ulaştı ve yüzbin evliyanında babasıdır...Musa'sı Mevlana Celaleddin-i Rumi'dir çünki Musa Hızır'la buluştu bir takım gerçeklerden haberdar oldu Ruhu kıyam etti...Mevlanada Şems'le buluştu ve ondan feyzler aldı...İsa'sı Hacı Bektaş-ı Veli'dir çünki İsa peygamber nebiler arasında en çok mucize göstermiştir kırkbir mucize? Hacı Bektaş-ı Veli'de Velilerin en çok keramet gösterenidir...Muhammed'i Mehdi'dir nasıl ki Muhammed savs ahir-i zaman peygamberidir Mehdi'de ahir-i zaman'ın velisidir...Ahir-i zaman'ın süresi 1500 yıllık bir zaman birimidir...Muhammed Mustafa ile başlar Muhammed Mehdi ile son bulur vesselam...Gerçeğe Hu[/quote]

VAllahi kaynaksız delilsiz kanıtsız öyle bir sallamışsın ki pes yani....böylesine önemli bir konu kaynaksız delilsiz işlenirmi?
12 imamlardan günümüze gelen yüzbinlerce kaynak içinden hiçbir kanıt sunmadan sünni tasavvufi ekolün kaynaksız uydurduğu bilgileremi inanmamızı istiyorsun?
Allah(cc) sonunu hayır etsin ki yakında O benim diye bile çıkabilirsin..tavsiyem 12 imam kaynaklarını izle düşün ve kurtul
Muhammed
Mesajlar: 545
Kayıt: 29 Oca 2007, 11:41
Konum: Galu Bela...

Mesaj gönderen Muhammed »

Pir Gerçek Veli'nin yazdıklarından da anlıyoruzki 40'lar diye birşey yok. Aklı salim olan herkes Musa Özateş kardeşimizin yanıtlarındanda herşeyi çözecektir. Allah razı olsun...
Resim
Resim
Pir Gerçek Veli
Mesajlar: 21
Kayıt: 10 Eki 2007, 13:06

Musa arkadaşıma?

Mesaj gönderen Pir Gerçek Veli »

Musa arkadaş demişi ki;

EEE pes yani tıpkı sünni tasavvufcu tarikat şeyhlerinin bulunduğu ruh! hali içindesiniz,bence silkinin toparlanın ve kendinize gelin....

Cevabımız:

Bir kere kusura bakmayınız siz burda çok cehalet içindesiniz? Sünni Tasavvuf diye bir kavram ilk kez sizden duyuyorum? Tasavvuf yüce bir yoldur...Hz.Ali'nin akıl ve gönül ittifakı ile meydana çıkmıştır...Tasavvuf Allah ile seçilmiş kulu arasında ki;sırlı ve nurlu yoldur...Fatiha suresi 5,6 ve 7.ayetler bu yola işarettir...Tasavvuf orta yoldur...Mevlana der ki:Aşığa dinini sormayın? Onun dinide mezhebide Allah'tır...İmam-ı gazali,ferüdüddin-i attar ve imam-ı rabbani gibi zatlar her ne kadar ehl-i sünnet kavramları kullandıysalar bu sizin anladığınız biçimde olmamıştır...Bakınız İmam-ı Rabbani Ehl-i beyt sevgisi konusunda neler anlatıyor...Babası bu imama sürekli ehl-i beyt sevgisini aşılarmış ve oğlum ehl-i beyti seviniz...Bu sevgi imanlı gitmeye vesiledir dermiş...Ve gel zaman git zaman imam-ı rabbaninin babası ölüm döşeğine yatmış...Hasbel kader imam onun yanında bulunurken son nefeslerinde babasına sormuş...Babacığım sizler bize ehl-i beyt sevgisi konusunda çok tenbihte bulundunuz şu son anlarınız nasıldır...Ehl-i beyt sevgisinin yararı varmıdır ne alemde diye sorunca...Babası hafif tebessüm ederek oğlum şuan Ehl-i beyt sevgisi deryasında yüzüyorum demiş...İşte bu yüzdendir ki;bu tür tasavvufçular sizin bildiğiniz gibi insanlar değillerdir...Aslında aleviler sizin gibi değildi...Yetmiüç milleti bir görürdü...Fakat 22 sapık şii fırka'nın rafizi kolu içimize sızdı ve bizleri yanılttı...Şimdi işin içinden çıkamıyorlar...Allah nasip ederse Mehdi ile bu sorun çözülecektir...Çünki Mehdi tasavvuf yoluyla bu işleri çözüme kavuşturacaktır...Özellikle dört kapı kırk makamla olacak...Onun programı ve müfredatı bu olacaktır...Ne şii ne sünni anlayışın katı tutumu islam ümmetini birleştiremez...Ancak tasavvuf bunu çözer...Ve benim size tavsiyem şimdiden tasavvufu iyi anlayın yoksa Mehdi'nin tutumu karşısında çok ama çok mahçup olacaksınız...Bilmediğiniz çok şey var ben bunu tüm çıplaklığıyla görüyorum...Bakın kendisi önce sünni ekolden olupta tasavvufa geçen ferididdün-i attar Mehdi hakkında ne diyor:*Yeryüzünde yüzbin evliya,isterler Allah'tan Mehdi'yi,Ya ilahi Mehdi'yi gaybetten çıkar,ta ki,cihanda adalet ola aşikar...* Gerçeğe Hu...
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Re: Musa arkadaşıma?

Mesaj gönderen Musa Özateş »

Pir Gerçek Veli yazdı:Musa arkadaş demişi ki;

EEE pes yani tıpkı sünni tasavvufcu tarikat şeyhlerinin bulunduğu ruh! hali içindesiniz,bence silkinin toparlanın ve kendinize gelin....

Cevabımız:

Bir kere kusura bakmayınız siz burda çok cehalet içindesiniz? Sünni Tasavvuf diye bir kavram ilk kez sizden duyuyorum? Tasavvuf yüce bir yoldur...Hz.Ali'nin akıl ve gönül ittifakı ile meydana çıkmıştır...Tasavvuf Allah ile seçilmiş kulu arasında ki;sırlı ve nurlu yoldur...Fatiha suresi 5,6 ve 7.ayetler bu yola işarettir...Tasavvuf orta yoldur...Mevlana der ki:Aşığa dinini sormayın? Onun dinide mezhebide Allah'tır...İmam-ı gazali,ferüdüddin-i attar ve imam-ı rabbani gibi zatlar her ne kadar ehl-i sünnet kavramları kullandıysalar bu sizin anladığınız biçimde olmamıştır...Bakınız İmam-ı Rabbani Ehl-i beyt sevgisi konusunda neler anlatıyor...Babası bu imama sürekli ehl-i beyt sevgisini aşılarmış ve oğlum ehl-i beyti seviniz...Bu sevgi imanlı gitmeye vesiledir dermiş...Ve gel zaman git zaman imam-ı rabbaninin babası ölüm döşeğine yatmış...Hasbel kader imam onun yanında bulunurken son nefeslerinde babasına sormuş...Babacığım sizler bize ehl-i beyt sevgisi konusunda çok tenbihte bulundunuz şu son anlarınız nasıldır...Ehl-i beyt sevgisinin yararı varmıdır ne alemde diye sorunca...Babası hafif tebessüm ederek oğlum şuan Ehl-i beyt sevgisi deryasında yüzüyorum demiş...İşte bu yüzdendir ki;bu tür tasavvufçular sizin bildiğiniz gibi insanlar değillerdir...Aslında aleviler sizin gibi değildi...Yetmiüç milleti bir görürdü...Fakat 22 sapık şii fırka'nın rafizi kolu içimize sızdı ve bizleri yanılttı...Şimdi işin içinden çıkamıyorlar...Allah nasip ederse Mehdi ile bu sorun çözülecektir...Çünki Mehdi tasavvuf yoluyla bu işleri çözüme kavuşturacaktır...Özellikle dört kapı kırk makamla olacak...Onun programı ve müfredatı bu olacaktır...Ne şii ne sünni anlayışın katı tutumu islam ümmetini birleştiremez...Ancak tasavvuf bunu çözer...Ve benim size tavsiyem şimdiden tasavvufu iyi anlayın yoksa Mehdi'nin tutumu karşısında çok ama çok mahçup olacaksınız...Bilmediğiniz çok şey var ben bunu tüm çıplaklığıyla görüyorum...Bakın kendisi önce sünni ekolden olupta tasavvufa geçen ferididdün-i attar Mehdi hakkında ne diyor:*Yeryüzünde yüzbin evliya,isterler Allah'tan Mehdi'yi,Ya ilahi Mehdi'yi gaybetten çıkar,ta ki,cihanda adalet ola aşikar...* Gerçeğe Hu...

Sizi 12 imam yolundan kaynak vermeye bulmaya araştırmaya çağırdıkça nedense Sünni tasavvufçulara sarılıyorsunuz.
Uzatılan ip Ehli beyttir ve sizi,rabbaniler, attarlar,gazaliler,4 kapılar kırk makamlar asla kurtaramaz,
Tarikat ve tasavvuf Sünni ekolün bidatlarıdır ,Ehli beyt yolundaki irfani anlayışla Sünni tasavvufun ortak ve aykırı noktaları var tabi ama temelde farklı şeylerdir bunlar.
Sünni tasavvufi tarikatlardaki ehli beyt sevgisi sözdedir özde değildir,pratiği yoktur ancak çok kişi bu çelişkinin farkında bile değildir,
22 sapık şii fırkasının rafizi kolu benzetmeniz çok çirkin ve uydurmadır böyle bir ayrımı ancak Osmanlı ve Osmanlının mikrobunu almış insanlar yapabilir,
Bütün bunları pozitif eleştiri olarak kabul edin ,ilahi yol anlamında çok ciddi tehlikedeseniz hatta öyleki İmamı Zaman zuhur etse ona ilk karşı çıkacaklardan bile olma ihtimaliniz büyüktür zira bilgileriniz Onun getireceği bilgilerle uyuşmuyor,
Biz sadece tebliğ ediyoruz,gerisi sizin çabalarınıza niyetinize kalmıştır.
Unutmayınki Alevilikte 73 milleti bir görmek diye bir ilke yoktur bu sebatayist Bektaşilerin uydurduğu ilkedir asıl olan ehli beyte yakınlık uzaklık dostluk yada düşmanlıktır temel ilke budur.İnat ve ısrarınızı ilim öğrenme konusunda kullanın Kuran ve Ehli beyte sıkıca sarılmaya çalışın,Ehli beytin pratiğini islami anlayışını temel ve doğru kaynaklardan öğrenmeye çalışın ve kurtulun yoksa helak olursunuz.
Pir Gerçek Veli
Mesajlar: 21
Kayıt: 10 Eki 2007, 13:06

Dar-ı Mansur...

Mesaj gönderen Pir Gerçek Veli »

Dar-ı Mansur...
______________

Ölmeden Evvel Öldün Mü?

Nefsini Bilip Rabbini Bildin Mi?

Can Olup Canana Erdin Mi?

Kul Olup Hakki Özünde Buldun Mu?

Dört Kapı Kırk Makam Yetmişiki Kat'a Vardın Mı?

Hak,Muhammed,Ali,Mehdi Sırrına Karıştın Mı?

Öyleyse Oldu Nefsin Zindan Sen İçinde Oldun Can?

İmdi Hak Yolun'da Ölümdür Vuslatın Ey Can?

Mansur *Ene'l-Hak* Söyledi Vardı Vuslat-ı Hakka?

Pir Sultan *Şah* Söyledi Vardı Vuslat-ı Hakka?

Sende Hak,Muhammed,Ali,Mehdi Söyle Var Vuslat-ı Hakka?

Baki Gerçekler Demine Hu Dost Allah Eyvallah...


Pir Gerçek Veli...(Hicri:1426 - İstanbul)
Musa Özateş
Mesajlar: 1205
Kayıt: 17 Mar 2007, 01:17

Re: Dar-ı Mansur...

Mesaj gönderen Musa Özateş »

Pir Gerçek Veli yazdı:Dar-ı Mansur...
______________

Ölmeden Evvel Öldün Mü?

Nefsini Bilip Rabbini Bildin Mi?

Can Olup Canana Erdin Mi?

Kul Olup Hakki Özünde Buldun Mu?

Dört Kapı Kırk Makam Yetmişiki Kat'a Vardın Mı?

Hak,Muhammed,Ali,Mehdi Sırrına Karıştın Mı?

Öyleyse Oldu Nefsin Zindan Sen İçinde Oldun Can?

İmdi Hak Yolun'da Ölümdür Vuslatın Ey Can?

Mansur *Ene'l-Hak* Söyledi Vardı Vuslat-ı Hakka?

Pir Sultan *Şah* Söyledi Vardı Vuslat-ı Hakka?

Sende Hak,Muhammed,Ali,Mehdi Söyle Var Vuslat-ı Hakka?

Baki Gerçekler Demine Hu Dost Allah Eyvallah...


Pir Gerçek Veli...(Hicri:1426 - İstanbul)

Şüphesiz;
Sözün kendisi önemlidir,
sözü söyleyen kişi önemlidir,
o sözün nasıl anlaşıldığı önemlidir,
SÖze söyleyenin verdiği mana önemlidir,
sözün oturduğu zemin yada pratik önemlidir,
Ama herşeyden önemlisi sözün Kuran ve Ehli beyte yakınlığı yada uzaklığıdır,
turnusol yada pusula yada temel ölçü budur,yoksa söz güzel dahi olsa kendi yerini bulamaz havada hoş ve boş bir seda olarak yankılanır,güzelliği eksik kalır hatta boşa gider.
Cevapla

“Kırklar Cemi Masalı” sayfasına dön