mucteba yazmış
sır gibi
sözün sual bakışların bilmece
anladım ki senin aşkın sır gibi
aşk dediğin alev alev bir hece
yanmayınca okunması zor gibi
sen kapladın baştan başa özümü
sen demeyince anlatamam sözümü
ya gel artık güldür benim yüzümü
ya da bakma seviyorum der gibi
gün olurda aşk yıkarsa bendimi
aynalara sual etme derdini
gir kalbime gir de seyret kendini
benden senden öte bir sen var gibi
bestami korkmaz
ellerimin uzandığı kadar yakınsın
gözlerimin baktığı kadar uzak
beynimde bir çığlık
bir gün dlimde haykıracak
yok artık bu son dimimde uzanışın
bir tatlı ilkin bir tatlı sonu
bu gözlerden akışın
ellerimin uzandığı kadar yakınsın
gözlerimin değdiği kadar uzak
yüreğinde bir tuzak düşüyorum diye bak
okyanusta kaybolan benim
gözlerin işte o tuzak
ELLERİMİN UZANDIĞI KADAR YAKINSIN
GÖZLERİMİN BAKTIĞI KADAR UZAK
yasin
RUHUN MU ATEŞ YOKSA
O GÖZLER Mİ ALEVDEN
BİLMEM BU YANARDAĞ NE BİÇİM KORLA TUTUŞTU
PERVANE OLAN KENDİNİ GİZLER Mİ ALEVDEN
SEN İSTEDİN
ONDAN BU GÖNÜL ZORLA TUTUŞTU...
GÖNÜL MÜLKÜNÜN SULTANI
ÖZLEMLER DİYARINA GİTTİ
BÜLBÜLÜM GİTTİ
GÜLÜM GİTTİ
BİR PARÇA TEBESSÜM
VE
AĞIR BİR IZDIRAP BIRAKTI
VE GİTTİ
GİTTİ
GİTTİ
..........
UMUDUN HÜZNÜ
kalbin ağlasa da gülümse inadına
düşler takıp saçlarına yürü umutlara
düşler takıp rüzgarlara yürü rüzgarlara
kurduğun hayalleri ayazlar yıksa da
sen yeter ki hep ümit et
hayat döner sana
o pembe gül yüzünü kederle soldurma
dalda ki son yaprak gibi sarıl hep hayata
unutma göğün asıl rengi mavidir
en kör gece bile sabahtır sonunda
geçerken acılardan gülmeyi unutma
kurduğun hayalleri yağmurlar yıksa da
sen yeter ki hep ümit et
hayat döner sana
...
gecenin ahı yüreğin karanlığı yok etti hayatı.
var olma savaşındayım sen yoksun.
olmayan sesin çınlıyor kulağımda.
kaybolan gözlerini arıyor kimsesiz yüreğim.
belki gelirsin diye
bıraktığın yerdeyim hiç gitmedim
ama anladım beklemek boş.
boş olsa da seni beklemek hoş.
akan zaman eriyen kar gibi
güneş ısıtıyor karları
eriyen kar boğuyor
sende kaybolan beni...
yasin
GECEYE KATRAN ÇAL
ACIYA HÜZZAM
AH EDERSEM TUTMASIN ELİM
TUTULSUN DİLİM
EY KEMAHKEŞ DURMA VUR
NASILSA BU SİNE VURGUN
NURU DÜŞSÜN DÜŞLERİN KOR OLSUN
SENİ GÖRMESİN KÖR OLSUN
emri olur-mustafa cihat
çok değerli bir arkadaşım bu parçayı çok seviyor.bende kendisine armağan ediyorum.
kelimelere anlam veren aslıdan da güzel olan...iyiki varsın
mucteba
bekle beni
bekle beni, bekle beni
bekle beni, geleceğim
bütün gücünle bekle
karlar tozarken bekle
ortalık ağırırken
kimseler beklemezken
soğuk sıkıntılarla ağırlaşan
yağmurlar içinde
tek bir haber bile çıkmasa uzaklardan
saçma da olsa bekleyişin
yalnız sen olsan bile
bekleyen beni
bekle yine, bekle, bekle beni
bekle beni, bekle beni
bekle beni, geleceğim
firakın vuslata dönüşmesi duasıyla
Gel Bana Yâr
--------------------------------------------------------------------------------
Gel Bana Yâr
Ayrılıkta kalana , mevsim yaz mı olur?
Gözünden yaş düşene, yağmur düşse ne olur?
Mevsim sonbahar olmuşsa ayrılık yaprak döker mi?
Özlem sinmişse kışa, karlar buza döner mi?
Sevda kalbe girince, zamana sığılır mı?
Zaman akıp geçse de yârdan geçilir mi?
Köşe başlarını ayrılığın tutmuş olduğu bir sevda hikayesinin kahramanıyım.
Bir gidişin ardından bakakalırken ağlıyorum.
Söyleyemediklerimi yutkunuyor,işitmediklerime yanıyorum.
Kalbime batan kırıklar, düşlerde kırılan sevdadan arta kalanlardır.
Kırık bir kalbin sessizce döktüğü yaşların yarenidir, için için kanayan kelimeler.
Ne zordur kırık bir kalple yâri saklamak ve ne zordur seviliyorken yârdan saklanmak.
Ne yana dönsem yârdan bir ses geliyor ve adım atsam yâr arkamda kalıyor.
Elini uzatsan dokunacağın bir karanlıktır, yârdan kalan geceler.
Karanlığın çıkacağı yol yalnızlıktır ancak.
Sevdiğin yıldızlar hatırına yırt gecenin karanlığını yâr!
Tut bir yıldız fırlat bana.
Tutayım avuçlarımda bu ateşi.
Kalbimde seni tutana, ateş ne yapar?
Gel,‘gece’ deme…
Çıkar beni sensizlikten yâr !
Bırak, köşe başlarında ki ayrılıkları.
Açtığım yolda yanımda kal.
Saklama yaralarını, bana ver sarayım yâr…
Hüzne ortak olmaya talip, benden başkası mı var?
Ver korkularını, korkularıma sarayım yâr...
Cesaretsizce korkuya talip, benden başkası mı var?
Tutmuşsam elini bırakmam yâr.
Titreyerek elini tutmaya talip, benden başkası mı var?
Açık kalbimin kapısı, gir içeri yâr...
Kapılara gelebilen senden başkası mı var?
alıntı