Cemevleri ne zaman kuruldu?

3nokta
Mesajlar: 3381
Kayıt: 26 Ara 2006, 22:16
Konum: Meşhedi313

Cemevleri ne zaman kuruldu?

Mesaj gönderen 3nokta »

Su TV Genel Yayın Yönetmeni Yalçın Özdemir'in Yenşafak gazetesiyle yaptığı söyleşide ilginç noktalar var. Ben bir kısmını alıntılıyorum. Dikkat etmenizi rica ediyorum. Başlıklara bakın. Bazı gerçekleri göreceksiniz.

Yazının tamamı için: http://yenisafak.com.tr/Roportaj/?i=307840
........:.:::::::::::::..........
Yani Aleviler de yüzleşmeli...

Evet. Bakın ben AK Parti'nin başlattığı Alevi açılımda üç talep dile getirildi. 1)Alevilerin zorunlu din dersinin kaldırılması, 2)Madımak'ın müze yapılması, 3)Cemevlerine ibadethane olarak yasal statü tanınması. Ben bu üçüncüsüne itiraz ettim. Bu itirazın gerekçesi cemevlerini istememem değildir.

CEMEVLERİNİ KURDURAN İRADE KİM?
Nedir?

Burada temel mesele bunlar ne derece Aleviler tarafından talep edildiğidir. Bu coğrafyada yüzyıllar boyunca Alevilik diye bir tanım yokken Kızılbaşlık vardı. Ve Kızılbaşlık kendini dergâhlarda kurumsallaştırmıştı. Kızılbaş Alevi geleneğinde cemevi yoktur, cem ayini vardır. Bu ayin o zamanki adı ile dergâhlarda yapılırdı. Aynı şekilde Alevilikte Cem kurumsaldır; ama Cemevi diye bir şey yoktur. Ama bakıyorsunuz birden Cemevleri ortaya peydahlandı.

Ben hep kendime şu soruyu sordum: "Cemevleri ne zaman ortaya çıktı ve birden çoğaldı?" Bu soruya verdiğim cevap 1991-1996 yılları arası oluyor. Bu tarih sıradan bir tarih değil. Türkiye'nin en karanlık dönemi. Faili meçhul cinayet sayısının yükseldiği, Kürt sorununda çözümün konuşulurken birden şiddetin zirve yaptığı, Madımak katliamının, Gazi olaylarının olduğu; ardından Susurluk'un ve 28 Şubat'ın geldiği yıllar. Bu dönemde hem merkezi hükümetin hem de yerel yönetimlerin, gerek arsa tahsisi ile gerekse maddi destek sağlayarak bu kadar cemevinin açılmasına izin vermeleri bana çok masum gelmiyor.

O dönemde bunu talep eden Alevilerin olması olamaz mı bu?


O dönem, Alevilerin siyasal olarak örgütlü bir şekilde, taleplerini kamusal alanda seslendirdikleri bir dönem de değil. Tam tersine açılan Cemevleri ile birlikte birdenbire çeşitli dernek ve vakıflar "var edilmeye" başlandı. 1990'larda başlayan Cemevleri neden yasal statü verilmeden hızla üretildi? 1924 yılında dergâhları ellerinden alınan Aleviler, kendilerini var eden İslamî inancın dışına itilerek "öteki" yapıldılar. 90 yıl boyunca da tarihsel, kültürel, teolojik hafızaları eritildi ve aşındırıldı. Devamında da toplumsal hayatın içinde kendilerine yeni bir kapı aralamaya başladılar ya da çabaladılar. Diğer "ötekiler" farklı mıydı? Tüm toplum kesimlerinin kimlikleriyle oynanmak sureti ile; içi boş "laiklik" yüzünden bu insanların yaşamları altüst edildi. Oysa 4 kapı 40 makam nesilden nesile varlığını korudu ve Alevilerin Serçeşmesi Hacı Bektaş-ı Veli, Aleviliği bugünlere taşıdı. Evangelizmin, Türkiye coğrafyasındaki projesi de İslam'ı, Aleviler üzerinden Protestanlaştırmaktır. Protestanlaştırmanın bir yolu cemevlerinin ibadethane olduğu algısını yaymaktır. Tam da bu noktada 28 Şubat devreye girmektedir.

1990 ÖNCESİNDE CEMEVİ YOKTU

28 Şubat nasıl devreye giriyor?

Cemevlerinin çoğal(tıl)ma süreci bu dönemde hız kazanmıştır. Bu konuya ilişkin taleplerin yüksek sesle duyurulduğu, yeni dernek ve vakıfların finanse edilerek üretildiği, yeni bir dinin yolunun açılmaya çalışıldığı bir dönemdi. Ancak başarılı olamadılar. Alevi toplulukları, devletin arka bahçesinde rezerv olarak tutuldular. Her ne kadar Balyoz, Ayışığı, Sarıkız gibi darbe planları içerisinde, Alevilere rol verilmeye çalışılsa da; başarılı olunamadı. Artık Aleviler buna kanmıyordu. Neydi plan? Yeni bir Alevi ve Sünni çatışması yaratmak ve buradan hareketle Türkiye'yi kaos ortamına sürükleyerek, darbe yapmaktı. Aleviler de bu planın sadece bir parçası yapılmaya çalışılmışlardı.

Alevi dernek ve vakıflarının ne kadarı 28 Şubat'a giden dönemde kuruldu?


Birçoğu. Bakın bu vakıfların en büyüğü olan Cem Vakfı'nın kuruluşu 1995'tir. Ve bu vakfın açılımının Alevilik'le doğrudan ilişkisi yoktur. Vakıf adındaki CEM'in açılımı Cumhuriyetçi Eğitim Merkezleri'dir. Kısaca bu vakıf ve derneklerin çoğunluğu bu dönemin ürünüdür ve önceliği Alevilik midir kuşkuluyum. Bütün bu vakıf ve dernekler, 28 Şubat sürecinin yatay örgütlenmeleridir. Devletin gizli ajandasında, Alevilere verdiği bir görev vardır.

Nedir o görev?

Rejime ve hükümete yönelik olası bir darbe girişimini Aleviler üzerinden başlatabilmektir. Ya da Alevileri böyle bir girişimin en azından güçlü bir parçası yapmaktır. 27 Nisan e-muhtırası döneminde düzenlenen cumhuriyet mitinglerinde de gördük; katılımcıların büyük bir çoğunluğu Alevi idi. 1990'larda sayısı birden bire binleri bulan cemevleri de kaos ortamında kullanmak üzere derin devletin arka planında tuttuğu yapılanmalardır. Ben bu gözle baktığım için cemevlerine sıcak bakmıyorum.

[/b]ALEVİLERE BİÇİLEN GÖREV

Peki Cemevlerinin bir el tarafından kurdurulduğu çok ciddi bir iddia değil mi? [/b]


Belki. Ancak bugünden geriye doğru gittiğimizde bana hiç öyle gelmiyor. Mesela 1993'te Eşref Bitlis'in ölümüyle başlayan sürecin devamında, 2 Temmuz'da, Madımak katliamı oldu. 1995'te Gazi ve Ümraniye olayları oldu. Susurluk'taki kazada ölenlerden biri Alevi çıktı. Bugün yargıda, medyada, bürokraside kilit noktalara Alevilerin alınması 1990'lardan önce rastladığımız bir şey değildi. Son dönemde özellikle yargıda Alevilerin kritik noktalarda olması şaşırtıcı gelmiyor bana. Acaba bu isimler bu görevlere hangi tarihte atandılar? Bence Aleviler özellikle yargıda kritik pozisyonlara stratejik olarak yerleştirilmişlerdir. Ve bu bilinçli bir tercihtir. Sonra 2007'ye gidelim. Cumhuriyet mitinglerine katılanların büyük bir çoğunluğunun Alevi olması bir tesadüf olabilir mi? Bence değil. Bununla birlikte Gazi olaylarının nasıl vuku bulduğu, Ergenekon iddianamelerinde ortaya çıktı.

Bu aşamada benim cevabını bulamadığım bir soru daha var. Madem o dönem bu cemevleri bu kadar önemli idi de sayıları birden çoğaldı; neden açıldıkları zaman yasal bir statü verilmedi? Ki o dönem hükümet, DYP ve SHP koalisyonundan oluşmaktaydı. Hemen arkasından Madımak katliamı yapıldı. Bakın bir nokta daha; Cemevleri, evet, 1990'lardan sonra çoğaldı ama AK Parti iktidarına kadar biz "Cemevleri ibadethane olsun" talebini pek duymadık. Kimden duymadık? Sözümona, sivil toplum örgütü diye adlandırılan, aslında devletin peydahladığı, daha önce de bahsettiğimiz bu vakıf ve derneklerden.

Peki neye dayanarak bu iddiayı ortaya koyuyorsunuz?

Ben o dönem Anavatan Partisi'nde siyaset yapıyordum. Özellikle 1990'lardan sonra, teolojik arka planı olan, İslam'ın içerisinde, Ehl-i Beyt'e inanç ve gönül bağı olan bir Alevilik değil; daha ziyade politik bir Alevilik görüyorum. Aleviliğin ana damarı Kızılbaşlık'tır ve Kızılbaşlık da İslami inancın içindedir. Oysa son 20 yıldır yaşanan süreçte Kızılbaşlık, Anadolu Aleviliği olarak politikleştirilmiş ve laiklikle örtüştürülerek; ironik bir şekilde laiklik de bir anlamda dinselleştirilerek
nokta koymuyoruz artık cümle sonlarına
noktayı koyacak olan sensin anlasana
. . .
PIRCAFERI
Mesajlar: 264
Kayıt: 25 Oca 2011, 09:11

Re: Cemevleri ne zaman kuruldu?

Mesaj gönderen PIRCAFERI »

Nisa Suresi 60 Şunları görmedin mi? Kendilerinin, sana indirilene de senden önce indirilene de inandıklarını sanarken, inkâr etmekle emrolundukları tağutu aralarında hakem yapmak istiyorlar. Zaten şeytan da onları geri dönülmez bir sapıklıkla sersem hale getirmek istiyor.
Herat
Mesajlar: 60
Kayıt: 24 Şub 2011, 11:59

CAMİ VE CEM EVİ

Mesaj gönderen Herat »

CAMİ VE CEM EVİ


Medreseler ve minareler viran olmadıkça
Kalenderilik cerayanı genişleyemez.
İman küfr, küfr iman sayılmadıkça
Halkın hiçbir bendesi hakkıyla müslüman olmaz

Mevlana Celalettini Rumi


Yüzün Sürüp Cemevine Gelirse
Erenler Döşenip Deme Gelirse
Cümle Kutlu Olur Ceme Gelirse
İman Tarikini Çalmak Görünür

Şah Hatayi

(Kaynak: İ. Arslanoğlu Şah Hatayi,sayfa 368 / )




Cami kelimesi, Arapça "CEM" (toplanma, bir araya gelme) kelimesinden sonradan türetilmiştir… Bu anlamda. Kur’an-ı Kerim’ de ne cami kelimesi ne de cem evi kelimesi, sözcük olarak geçmez.

Kur'an ‘da ibadethane olarak secde edilen yer anlamına gelen, “mescit” sözcüğü geçer. İlk mescid Hz. Peygamber Efendimizin Mekke’den Medine’ye hicretinde kurulmuştur. Medine girişinde konakladığı KUBA köyünde yapılmıştır. Bu mescid yapılış öyküsü ise şöyle anlatılır: Peygamberimiz Hz. Muhammed Medine’de “tef” çalınarak karşılanır ve devesini serbest bırakılır, deve iki yetim çocuğa ait olan bir yere konaklar. Bu yere ”Peygamber Mescidi” yapılır. İşte Kuba köyünde yapılan ilk mescid’in öyküsü böyledir.

Daha önce Peygamberimiz ibadetlerini evinde veya Ashab-ı Kiram’dan olan Erkan Bin Ebu’l Erkan’ın evinde yapardı. (İslam Ansiklopedisi “mescit” bölümüne bak.)
Medine’ye hicretinden hemen sonra ashabıyla birlikte bina ettiği, Peygamber mescidi: -Mescid-i Resul, Mescd-i Şerif, Mescid-i Saadet ve en çok bilinen ismiyle “Mescid-i Nebevi” adlarıyla anılmıştır.

Bu mescidte şunlar yapılıyordu:

1-Gündüzleri bir eğitim – öğretim yeri idi.

2- Geceleri ise, evsiz kimseler ve misafirlerin barınması için “Suffa” denilen üzeri kapalı bir bölüm eklenmişti

3- Hz.Muhammed dersler veriyordu. Yeni gelen insanlara okuma yazma bile öğretiliyordu. Savaş esirleri 10 kişiye okuma yazma. Öğretmeleri karşılığında serbest bırakılıyordu.

4- Buranın ihtiyaçları da sahabelerce karşılanıyordu. İslam’da ilk üniversite diyebileceğimiz bu okul sayısız alim yetiştirmiştir.

5- Bu mescit aynı zamanda, kurulan devlete ait bütün faaliyetlerin yürütüldüğü merkez niteliğinde idi.

6- Hz. Muhammed, ashabıyla sohbet ediyor savaş ve barış kararları orada alınıyordu. Elçileri orada kabul ediyordu. Savaşa çıkacak orduları orada techiz ederek yola çıkarır, topluma ait bütün meseleler orada çözüme kavuşturulurdu.

7- Medine de bir evi ve ailesi olmayan fakir kimseler de Suffa’da yatıp kalkıyor, ihtiyaçları buradan sağlanıyordu

Hz. Muhammed Mustafa’nın Temiz soyu Ehl-i Beyt’in ibadetini yaptığı mekana, yani

Alevilerin ibadet ettiği yere secde edilen yer anlamında “cemevi” denir.

Cem evi; Alevi İslam inancının ibadet yeridir. Geçmişte de tekke, zaviye, dergah olarak adlandırılmıştır. Farsça’da, dayanma anlamına gelen tekke (tekye) sözcüğü İslam’da inançsal etkinliklerin yürütüldüğü yapıyı anlatmak için kullanılır. Tekke insanlığın mabedidir, gönül gözünün aydınlandığı, kalp gözüyle görmeye başlanılan yerdir.

Tarihimize baktığımız da; Ahmet Yesevi Dergahın da, Hacı Bektaş dergahın da ve 1207 tarihinde yapılan Seyit Gazi Dergahın da “Kırklar Meydanı” veya “Meydan Evi” olarak anılan “Cemevi” ni göreceğiz. Bu dergahlara “Cami” sonradan eklenmiştir.

Bu mabetler değişik isimlerle anılmıştır; Mevlevilikte “huzur” ya da “huzur-ı pir” Alevilik’de “pir evi” yada “pir makamı” olarak adlandırılmıştır. Mutasavvıfcılarca ilk tekke, sufi adı ile anılan ilk kişi olan Ebu Haşim El-Kufi (ölüm 767) tarafından Şam yakınlarında Remle’de kuruldu ve İslam dünyasının her tarafına hızla yayıldı. 12. Yüzyılda Türkistan’da yetişen Ahmet Yesevi Hazretleri en büyük tekkeyi kurarak “Pir-i Türkistan” adı ile ünlenmiş oradan da küçük Asya dediğimiz Anadolu’ya Hacı Bektaş Veli tarafından taşınmış, Hacı Bektaş ilçesinde büyük bir dergah kurarak gönüller fethetmeye başlamışlardır.

Buralara “ışık dergahları” adı da verilmiştir. Çünkü burada doğan ışık Balkanlara, Budapeşte’ye kadar yayılmış ve gitmiştir. Işık dergahları olarak gönüller fethetmişlerdir. Bu dergahlardan yetişen dervişler dünyanın belirli yörelerine yayılarak irşatlarını sürdürmüşlerdir. Bu tekkelerde yetişen Yunus, Abdal Musa, Kaygusuz Abdal, Sarı saltık ve daha niceleri halen günümüzde de gönlümüzde de yaşayıp irşatlarını devam ettirmektedirler.

Türkiye’de II. Meşrutiyet ilanından (1908) sonra yapılan bir sayıma göre sadece İstanbul’da 311 tekke varmış. Ülkemizde tekkeler kullanım amaçlarının dışına taşındığı için 30 Kasım 1925 tarihinde, 677 sayılı yasa ile kapatılmış, tekke ve zaviyeler kapatılıp yasaklanınca o kelimeler yerine “Cemevi” kelimesi kullanılmıştır. Cem, birliğin ve beraberliğin adıdır. Cemin yapıldığı Cemevi ise sadece ibadet amaçlı kullanılmamış geçmişin mescitin işlevini yerine getirmiş ve getirmeye de devam etmektedir. Çok amaçlı olarak kullanılmaktadır.

Cem Evleri’nde neler yapılır.

1-İkrar ve iman, edeb ve erkan, tevella ve teberra, güvenin ve Birbirinden razı olanların toplandığı, Hakk'a temenna ve Hakk'ın tecelli yeridir

2-Barış, Huzur ve toplumsal birlikteliğin sağlandığı mekânlardır

3-Toplum içerisinde, suç işleyenlerin halk meclislerinde yargılandığı, Herkesin birbirinden rızalık aldığı meydanlardır. Bu manada, toplumsal yargı ve karar yeridir.

4-Alevi topluluğunun tapınma dışında toplumsal, bireysel sorunların çözüme kavuşturulduğu bir meclis işlevi de görmüş ve görmektedir.

5-Cem evleri, toplumsal kaynaşmanın birlikteliğin perçinleştirildiği, sohbet ve muhabbet ocağıdır

6-Hiçbir karşılık beklenmeksin (Veya sadece minimum maliyetler) eğitim-öğretim , kesintisiz devam ettiği mekanlardır. Bu mekânlarda, (saz, bağlama, semah, müzik, Bilgisayar kursu, dikiş-nakış, okuma, Vb birçok kurs verilmektedir)

7-Bir çok cem evi, ırk renk, dil, din gözetmeksizin bütün yoksullara aş evi olmuştur.. Bugün, herhangi bir cem evine gitseniz, farklı din ve mezheplerden fakir birçok insanın karnını doyurduğunu göreceksiniz.

8-Birçok cem evinde, hasta, ve doktora gidecek parası olmayanlara, bedava sağlık hizmeti sunulmakta, hastalara yardımcı olunmaktadır.. bu hizmetler renk, ırk, dil, din, mezhep ayrımı olmaksızın herkese bedava sunulmaktadır.

Allah Eyvallah

Kaynaklar:

1- İslam Ansiklopedisi, Bkz. “mescit”

2-M. Hamidullah, İslam Peygamberi, İstanbul, 1981,11,s. 832

3-Nesei, Mesacid, s. 21

4-İbn Sa’d Tabakatül- Kübra Beyrut, C.1, s.239

5-A. Rıza. UĞURLU, "CEM EVİ", http://www.habercem.com/haberdetay.a...5&Categoryid=4
Herat
Mesajlar: 60
Kayıt: 24 Şub 2011, 11:59

Re: Cemevleri ne zaman kuruldu?

Mesaj gönderen Herat »

Degerli canlar..

Alevi islam inancında ibadet gizlidir ve evde yapılır.. tek toplu ibadet cuma ibadetidir. oda cem evinde yapılır.

Bir kısım sünni din adamları islamın ibadet yerinin cami olduğunu söylemekte, İbadet için alevileri Camiye çağırmaktadır..

Bugün neden alevilerin cami yerine cem evine gittiklerini cami ile cem evi arasındaki farkları anlatmaya çalışacağım

1- Cami şeriat evidir.. cem evi ise, alevi ve bektaşi İbadet yeidir.

2- camiye gündüz girilir, Orası şeriata aittir. Cem evine gece gidilir, Cem evi Tasavvuf ehline aittir..

3- Cami gündüz açık gece kapalıdır, Cem evi ise, ibadet için gündüz kapalı gece açıktır..

4- İbadet evinin ibadet için gündüz kapalı olması Kur'an emriyledir...


Çünkü Kur'an-ı Kerim, İnsan Suresi ayet 26, İsra Suresi ayet 78 ve 79, Müzemmil Suresi ayet 1-9'a kadar ve 20. ayetleri, Nebe Suresinin 9-10-11 ayetleri, Müdessir Suresi 1-5 ayetleri emri gereği, Yüce Allah gece secde ve ibadet etmeyi buyurur..

"... Ey Muhammed! kalk ve kaldır. gecenin üçte ikisi veya evvel veya sonra kalk ağır ağır Kur'an oku. Biz Sana taşınması ağır söz vahiy edeceğiz. Şüphesiz ki, gece kalkmak kolay olmayacak, amma, huşu içerisinde ibadet için daha elverişli, daha tesirli olacaktır.. Bedeninizin rahatı ve istiratı için, geceyi size örtü ettik, bir bölümüne uyku verdik, Diğer bölümünde de halveti istiratına göre yönelip ibadet edesiniz,

Gündüzleri de geçim ve nafakanız için dolaşın, sizi uzun uzun işleriniz vardır..."

5-Camide arapça okunur, cem evinde her milletin anlayabildiği dil konuşulur.

6- Camide Allah'tan korkulur, cem evinde Allah sevgisi öğretilir..

7- Cami dünya meşgalesi, siyaset meydanıdır. cem evi akıl ve imanın birleştiği , irfan meclisidir.

8- Camide cemaat Mescid-i Harama döndürülür. Cem Evinde Bakara suresinin 115. ayeti gereği,

" Doğuda Allah'ın, Batıda Allah'ın, hangi yöne dönersen dön Allah2a dönmüş olursun.." hükmüne uyulur..

9- Camide ben, sen vardır. cem evinde benlikten sıyrılarak Birlik vardır (Biz)

10- Caminin mihrabı vardır... cem evinin ise Tanrı Aşkıyla kurulan, "Gadir-i humm" daki Hz. Muhammed'in veda Kürsüsü vardır...

11- Camide, Ezanı Muhammed varken, cem Evinde ise, Ezan-ı muhammed ve sırat-ıl Mustakim olan Ehl-i Beyt'in nesefi ve Hünkar Gulbanki vardır..

12- Camide kıbleye dönüş vardır.. cem evinde, karşılıklı kıble oluş vardır.

13- camide Fatiha okunur, el yüze sürülür. cem evinde, Fatiha'anın sırrına erilir, Hakk'a niyaz edilir...

14- camide "amin amin" derler, Cem Evinde Allah Allah derler..

15- camide kadın erkek var.. cem evinde ise (Elhamdü lillâhi rabbil alemiyne) ayetitinin hükmüne uyarak bacı ve kardeş vardır.

16- Camide ateş korkusu, cennet yalvarışı vardır.. cem evinde ise, her ikisinden vaz geçilerek, sevgi ile "Enel Hakk" inancıyla İnsan-ı kamilin özünde, tanrıyı görmek vardır..

17- camideki Yaratan ile yaratılmış ikiliğinden sıyrılalarak, Tanrının tezahürü. yansıması, "vahdet-i Vucut" olmak vardır..

18- cami de şeriat ehlinin emir ve yasakları varken, cem evinde, akış ve imanın birleştiği, İlahiliğin İrfan meydanı vardır..

Gerçeklerin Demine Hû Diyelim..

Allah Eyvallah

yararlanılan kaynak:

Seyid Derviş Tur ,Erkânname
En son Herat tarafından 20 Mar 2011, 10:09 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Herat
Mesajlar: 60
Kayıt: 24 Şub 2011, 11:59

Camileri kimler yaptırdı

Mesaj gönderen Herat »

Camileri kimler yaptırdı



Bakınız Kur'an-ı Kerim'in Tevbe suresinin 107-109 ayetleri ne diyor


" ...Bir de şunlar var. Tutup bir mescid edinmişler. zarar vermek için, nankörlük için, inanları fırkalara bölmek için, daha önceden Allah ve Resulü ile savaşmış kişiye gözetleme yeri kurmak için. "iyilik ve güzellikten başka bir şey istemiş değiliz" diye gerile gerile yeminde edeceklerdir. Allah tanıktır ki onlar kesinlikle yalancıdırlar. böyle bir mescitte asla namaza durma! (Duacı olma) Daha ilk gününde takva üzerine kurulan bir mescid içinde, namaz kılman ( Burası Allah Resulunun ve Ehli Beyti'nin ibadethaneleridir-cem evleri- ancak) çok daha uygundur, Temizlenmek arzusu taşıyan erler vardır. o mescitte, Allah, temizlenenleri sever. Peki, binasını Allah'tan gelen bir sakınma duygusu ve Allah rızası üzerine kuran mı hayırlıdır, yoksa binasını sel artıklarının ucundaki uçurumun kenarına kurup ta onunla cehenneme yuvarlanacak mı (Tevbe Suresi 107-109)


Tarihi Taberi II. Cildinde ve, Altıparmak kitabının 306. sayfasında bu konudan bahsedilirken şunlar yazılmaktadır:



"...Vakti saatle Müslüman'ız diyenlerin yaptıkları camilerde namaz kılmak için Hazreti Muhammed'e teklif edilmiş idi. Bu teklif üzerine Cebrail Aleyisselâm nazil olup:

'O camilerin yıkılmasını sana emretti' ayeti kerimesini getirince, namaz kılmak için yaptıkları mescidi Hz. Resulullah farzı Kur'an'la yıktırdı.

Hz. Muhammed'in zamanında ilgili ayet ile yapılan tüm mescitler yıkılrken başkada mescit yapılmamış.. Mü'min'ler kendi evlerinde gizli olarak İbadet etmişlerdir..

Hazreti Muhammed'den sonra camiyi Halife Ömer yaptırdı."

Ravzatul Ahbab kitabının III. Cilt, 103. sayfasında ve IV. Cilt 100. sayfasında yazıldığına göre,


"...muhteşem camileri Muaviye yaptırdı. Buralarda Hazreti Ali'ye ve evlâtlarına lanet eden hutbeler okuttu. Hazreti Ali'yi ve evlâtlarını sevenlerin katline fermanlar çıkardı...."


Ahmet Refik'in 'Büyük Askeri Tarihi Umumiyesi'ne göre,

"...camileri Muaviye yaptırmıştır. Sünniliği her tarafa Muaviye yaymıştır...."


Şirketi Sahafıyei Osmaniye Elhac Ahmet Hulusi fi 11 Şevval, -ene 306 tarihiyle Matbaayı Arnire'de İstanbul'da basılan Dibacei Tercümei Tıbyan'm yazdığına göre:


Hazreti Muhamrned ile namaz kılmak için yapılan cami hakkında 'La takım ebeden'' ayeti gelince



"...Allahü-teâlâ o camilerde namaz kılmayı Hazreti Muhammed'e yasak etti. Peygamber'imiz sahabeden birkaç kişiden müteşekkil heyet gönderdi. Mescidi Tarra denilen camiye vardılar. Ana ateş urup yaktılar ve camiin binasını bozup yıktılIar. Ve o caminin yerini cife ve kinase ile doldurdular...."



(II. Cilt, sy. 204, Tevbe Suresi)



Ve Ata eder: Ömer bin Hattap zamanı hilâfetinde vakta ki Ensar fethl olundu . Müslimine emreyledi ki yine mescit bina edeler. Lâkin iki -mescidi birbirinin yanında yapmayalar ki, biri diğerine zarar vermeye."



(Bu sözlerden anlaşılan şudur: Ömer, hilâfeti zamanında Hz. Muhammed'in Medine şehrinde bulunan yardımcılarını, ensarını mağlup etti.

Ensarın isteklerine karşı koyarak, cami yapılması için emir verdi. böylece, Peygamber Efendi'mizin yıktırdığı camileri ilk defa olarak Ömer yaptırdı. Ondan sora da Muaviye yaptırdı.)

Allah Eyvallah

Kaynak:

1- Kur'an da İbadet Müslüman'a Saadet, Halil ÖZTOPRAK- HÜSEYİN ERDOĞAN

2-Kur'an da Hikmet Tarihte Hakikat ve Kur'an da Hikmet İncilde Hakikat, halil ÖZTOPRAK
Herat
Mesajlar: 60
Kayıt: 24 Şub 2011, 11:59

Kur'an İbadetin camilerde değil Evlerde yapılmasını Emreder!

Mesaj gönderen Herat »

Degerli canlar...

Alevi islam inancında ibadet gizlidir ve evde yapılır.. tek toplu ibadet cuma ibadetidir. oda cem evinde yapılır.

Bunun dışında

İslam İnancında ve kutsal kitabımız Kur'anda İbadethane için özel mabetlerde İbadet yer almaz... Kur'an'daki Tabirle Tapınma yani İbadet yapılacak yer MESCİD, evlerdir Nitekim Tövbe Suresi Ayet 109 gereği ne Hz. Muhammed ne Ehli beyt özel olarak sadece ibadet için yapılan özel mekanlara girmemiştir...

Oysa gelin görünkü sünni anlayış Camiyi Allah'ın evi yapmakta, hz. Ali'yi camide öldürmekte..

Acaba Kur'anda İbadethane neresidir* yani nerde İbadet yapılması Emredilir?


Yunus Suresi 87. Ayet

".....Mûsa'ya ve kardeşine şunu vahyettik: Kavminiz için kendilerini yerleştirmek üzere Mısır'da evler hazırlayın.... Evlerinizi kıble yapın/karşılıklı yapın ve salatı/duayı yerine getirin ...İnananlara müjde ver....."


Nur Suresi Ayet 36.

"....O evlerde ki,Allah onların yüceltilmesine ve kendi adının içlerinde anılmasına izin vermiştir. Oralarda sabah / akşam O'nu tesbih ederler...."


Ve bakın Yüce Allah Ehli beyt'e nerde İbadet yapacaklarını Emrediyor!


Ahzab Suresi 33-34 Ayetler


"....Hem vakarınızla evlerinizde durun da önceki cahiliyyet devri çıkışı gibi süslenip çıkmayın, Niyaz/Dua/salatı yapın, zekat ( paylaşın) verin, Allah'a ve peygamberine itaat edin! Ey Ehl-i Beyt (peygamberin ev halkı), Allah yalnızca sizden kiri uzaklaştırıp tertemiz pampak etmek istiyor...."

"...Zikir ve Duayı evlerinizde yapınız ve evinizde okunan Allah'ın ayetlerini ve hikmeti anın. Şüphe yok ki, Allah latifdir, herşeyden haberdardır...."

Peki Yüce Allah evlerinizde gizli İbadet etmeyip cemaat önünde aleni olarak İbadet edenler hakkında ne diyor?


Maun Suresi 4-7. Ayetler


"... Şiddetli cehennem azabı, o açıktan açığa salat /Niyaz/ Dua eda edenler içindir ki, ellere Müslümanlık ve sofuluk göstermek için selamet ve tenha yerleri terk edip salatı / Niyazı aşikare yaparlar. bunlar şu cemaattir ki, salat/ ibadet Diye bütün işledikleri amel ve İbadetleri Allah için olmayıp menfeaatlerini kazanmak için, halkın gözüne girmek ve Müslüman sofu görünmelerinin icabıdır... gaflet içinde olanlardır onlar.."

Degerli canlar, Kur'an-ı kerim'in daha bir çok ayetinde ibadetin gizli, özellikle gece, ve evlerde yapılmasına yönelik ayetler vardır...

Buradan çıkan ilahi sonuç şudur?

1- İbadet için belirli bir zaman ve an verilemez.. ( Beş vakit -üç vakit buların tümü uydurmadır Kur'ani değildir..)

2- İbadet için cami gibi, özel mabetler Kur'an da yoktur.. Kur'an bilakis İbadetin evlerde yapılmasını emreder..

3- İbadete zaman ve mekan fetişizmi ne islamidir ne de Kur'anidir

Saygı ve Sevgilerimle
alone_man
Mesajlar: 1769
Kayıt: 13 Oca 2008, 21:28

Re: Camileri kimler yaptırdı

Mesaj gönderen alone_man »

Herat yazdı: (Bu sözlerden anlaşılan şudur: Ömer, hilâfeti zamanında Hz. Muhammed'in Medine şehrinde bulunan yardımcılarını, ensarını mağlup etti.

Ensarın isteklerine karşı koyarak, cami yapılması için emir verdi. böylece, Peygamber Efendi'mizin yıktırdığı camileri ilk defa olarak Ömer yaptırdı. Ondan sora da Muaviye yaptırdı.)

Allah Eyvallah

Kaynak:

1- Kur'an da İbadet Müslüman'a Saadet, Halil ÖZTOPRAK- HÜSEYİN ERDOĞAN

2-Kur'an da Hikmet Tarihte Hakikat ve Kur'an da Hikmet İncilde Hakikat, halil ÖZTOPRAK


o camiler Allaha isyan için taktik olarak yapılmıştı Allah buna izin vermedi peygamber bunları yıktırdı
bektaşi zihniyeti bunu bile çarpıtıyor cami yada mescidler müslümanların ortak mabedidir
aslında bu bektaşiler müslüman değiliz diyecekler ama utanıyorlar
bu halil öztoprağın ilmi derecesi nedir? yazarmısın? ve kaç kitabı vardır isimleri
AnadoluAlevisi
Mesajlar: 307
Kayıt: 12 Mar 2011, 23:33

Re: Cemevleri ne zaman kuruldu?

Mesaj gönderen AnadoluAlevisi »

alone_man yazdı: o camiler Allaha isyan için taktik olarak yapılmıştı Allah buna izin vermedi peygamber bunları yıktırdı
bektaşi zihniyeti bunu bile çarpıtıyor cami yada mescidler müslümanların ortak mabedidir
aslında bu bektaşiler müslüman değiliz diyecekler ama utanıyorlar
bu halil öztoprağın ilmi derecesi nedir? yazarmısın? ve kaç kitabı vardır isimleri
Sen utanmadan, hem de aynı çirkin üslubunla, daha yazıyor musun yahu!

Senin ve birçoğunuzun ("biralevi" abiniz dahil) uydurma, palavra, zan, yalan/iftiranızı "100% kesin" olarak ispatladık.

İşte iddianız, uydurmanız, palavranız, zannınız, yalan/iftiranız:

ileti22649.html#p22649

İşte iddianıza, uydurmanıza, palavranıza, zannınıza, yalan/iftiranıza "100% kesin" olarak ispatımız:

ileti22651.html#p22651

Yalancı/iftiracı olduğunuz "100% kesin" olarak ispatlı iken artık sizi ciddiye alan, size hemen inanan çıkmaz inşallah!

Halen de çıkarsa size inanan, sizin gibi olsun; size inanan, sizin olsun.
alone_man yazdı: o camiler Allaha isyan için taktik olarak yapılmıştı Allah buna izin vermedi peygamber bunları yıktırdı
Soyuna düşman olan, Hz. İmam Ali'ye düşman olandır.
Hz. İmam Ali'ye düşman olan, Hz. Muhammed Mustafa'ya düşman olandır.
Hz. Muhammed Mustafa'ya düşman olan, Allah'a düşman olandır, isyan edendir, savaş açandır.
alone_man yazdı: bektaşi zihniyeti bunu bile çarpıtıyor cami yada mescidler müslümanların ortak mabedidir
"Kuran = İslam"da "cami, namaz, cemevi, cem, vs." yok. "Kuran"da sadece "salat, mescid" var; ancak, "100% kesin" olarak bir "şekil" de "şart" koşulmamış.
Ama Arap/Acem'ler "salat"a "namaz", "mescid"e ise "camii" demişler ve o "şekil"de yapıyorlar/yaşıyorlar kendi "kaynak"ları uyarınca.
Biz Türkmen'ler ise "salat"a "Cem", "mescid"e ise "cemevi" demişiz ve biz de bu "şekil"deyiz kendi "kaynak"larımız uyarınca.
Anlaması sahi çok mu zor, ey Sünni/Şii zihniyet?

Asırlardır her türlü baskı, zulümlere rağmen "Ehlibeyt, 12 İmam" sevgisinden, taraftarlığından asla ve asla vazgeçmemiş olan; aksine, bunun yerine daima canından, malından, sevdiklerinden (eş, dost, akraba, çoluk-cocuk, yer-yurt, vs.) vazgeçmeyi gözünü kırpmadan tercih etmiş olan biz Anadolu Alevilerine (Kızıbaş, Bektaşi) sen bugün gel de sırf sizlerin bugünkü uyduruk olduğuna inandığmız "Sünni/Şii usulü camii"nize gidip "Sünni/Şii usulü namazı"nızı kılmıyoruz diye çamur at, hakaretler et, yalan/iftiralar uydur, İslam, mümin/müslüman değil de, fitne/bozgunculuk/şer çıkarmaya çalış, aramıza set çek, ikilik/ayrım/ayrımcılık/bölücülük yap, vs., vs. olmadık insafsızca lafları söyle, olmadık acımasızca işleri yap.

Eğer ısrar ederseniz Allah'ın ve bütün lanet edicilerin laneti sana ve senin gibilere yönelsin inşallah dememek için kendimi zor tutuyorum inanın.
alone_man yazdı: cami yada mescidler müslümanların ortak mabedidir
"Cemevi, cami yada mescid'ler müslümanların ortak mabedidir" demesi çok mu zor sizler için ey Sünni/Şii zihniyet?
alone_man yazdı: aslında bu bektaşiler müslüman değiliz diyecekler ama utanıyorlar
bu halil öztoprağın ilmi derecesi nedir? yazarmısın? ve kaç kitabı vardır isimleri
http://sufi-saja.blogspot.com/2008/01/h ... oprak.html
http://www.kitapyurdu.com/kitap/default ... a=77643245
http://www.tumkitaplar.com/kitap/index.pl?yazar=2136

Cesaretin varsa, önyargısızca, anlamaya, tanımaya çalışarak çok dikkatlice okursunuz.

Saygılar ve sevgiler...
Makalat, Can Yay., s.44, 2007:
(a.s.) buyurdu: İçinizde iki emanet bırakıyorum yüce Tanrı'nın kitabı ve ailem Ehl-i Beyt'im, O halde eğer istiyorsanız ki Hak yolunda sağlıklı kalasınız, ilahi kitap ve nebiler sultanının (a.s.) evlatlarına tutunun.
ali muhsin
Mesajlar: 3121
Kayıt: 24 Nis 2007, 18:41

Re: Cemevleri ne zaman kuruldu?

Mesaj gönderen ali muhsin »

Bastan sartalanmis kisilerle ne tartisilir ...inkarlarindan yalanlarindan hurafelerinden carpitmalarindan gecilmeyen Bektasilerle neyi tartisabiliriz...Bugün Avrupalarda Cemevlerinde PKK cisindan TKP cisinden türlü Örgütcülerden Vakifcilarindan vs gecilmiyor bunlarda onlardan biridir !!! Bizler Gercek Alevilgi anlatmaya calistigimizda bunlar bizleri yuhluyor ,ama Avurpalarda Gecelerine davet ettikeri Hiristiyan Demokrat Parti ve diger parti mesnuplarindan Alevilik Sözü ciktiginda Alkis tuttuklarinida gördük !! daha neler neler ..simdi kalkmis burda ahkam kesiyorlar !
Aleviler, Al-i Muhammedin Yetim ( UNUTULAN ) Evlatlarıdır
Allahume Salli Ala Muhammed ve Al-i Muhammed
------
Insana Secde etmek ,insanlik onurunu ayaklar altina almak demektir !
Insana Secde etmek ise insanlik icin bir Zillettir !
Hasan Akça
Mesajlar: 1745
Kayıt: 05 May 2008, 22:02

Re: Cemevleri ne zaman kuruldu?

Mesaj gönderen Hasan Akça »

AnadoluAlevisi yazdı:
alone_man yazdı: o camiler Allaha isyan için taktik olarak yapılmıştı Allah buna izin vermedi peygamber bunları yıktırdı
bektaşi zihniyeti bunu bile çarpıtıyor cami yada mescidler müslümanların ortak mabedidir
aslında bu bektaşiler müslüman değiliz diyecekler ama utanıyorlar
bu halil öztoprağın ilmi derecesi nedir? yazarmısın? ve kaç kitabı vardır isimleri
Sen utanmadan, hem de aynı çirkin üslubunla, daha yazıyor musun yahu!

Senin ve birçoğunuzun ("biralevi" abiniz dahil) uydurma, palavra, zan, yalan/iftiranızı "100% kesin" olarak ispatladık.

İşte iddianız, uydurmanız, palavranız, zannınız, yalan/iftiranız:

ileti22649.html#p22649

İşte iddianıza, uydurmanıza, palavranıza, zannınıza, yalan/iftiranıza "100% kesin" olarak ispatımız:

ileti22651.html#p22651
.
aslında kendi rezil oluşunu yazıyorsun ve ispatladım diye seviniyorsun
bu yazıları insanlara taşıda insanlar senin ne durumda olduğunu görsünler vede galiba sen hastasın
yani yerin net ve forumlar değil iyi bir pskiyatr
Cevapla

“Cem, Semah ve Saz” sayfasına dön