Seviyeli Fıkralar

Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

Seviyeli Fıkralar

Mesaj gönderen MERDAN »

TÜNEL

Mısır hükümeti kızıl denizin altına bir tüp geçit yapmak için ihale açar.
İhâleye ingiltere, amerika, japonya ve türkiyeden de Temel’in firması katılır.
Firmaları çağırarak teknik bilgi isterler.

İNGİLİZ FİRMASI : “Biz iki taraftan da eş zamanlı olarak tüneli kazmaya başlarız ve denizin altında tam ortada buluşuruz.Tüneller arasında en çok 1 metre fark olur. Eh 30 metre enindeki tünelde de 1 metreyi rahatlıkla düzeltiriz” derler.

EMERİKAN FİRMASI : “Biz de iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz. En çok 50 cm fark olur. derler

JAPON FİRMASI : “Bizde iki taraftan kazmaya başlarız ve tam ortada buluşuruz, en çok 20 cm fark olur.

SIRA BİZİM TEMELE GELİR :
“ Valla pizde içi taraftan kazmaya paşlaruk. Tam ortada
puluştuk puluştuk, puluşamadık o zaman içi tane tünelunuz olur, çaluşmaya tevam eteruk " der
:D
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

Mesaj gönderen MERDAN »

E-MAİL

Adamın biri yeni ulaştığı otele kaydını yaptırır.

Odasına girdiğinde masada bir bilgisayar görür ve karısına e-mail atmaya karar verir.

Fakat yazdığı e-maili yanlışlıkla, bir harf hatasıyla, farkında olmadan kocası yeni ölmüş bir bayana gider....

Bu kadın kocasının cenaze töreninden, evine daha yeni
dönmüştür ve bilgisayarındaki maili görür, arkadaşlarından geldiğini düşündüğü maili okuyunca, olduğu yere yığılıp kalır.

Odaya giren kadının annesi yerde yatan kızını ve ekrandaki maili görür. Mail aynen şöyledir :

Kime : Sevgili karıma
Konu : Yeni ulaştım.
Tarih : 16 Mayıs 2004

"Benden haber aldığına şaşıracağından eminim.
Burada bilgisayar var ve sevdiklerimize e-mail
gönderebiliyoruz.
Buraya yeni ulaştım ve kaydımı yaptırdım.
Her şey, yarın senin buraya geleceğin düşünülerek hazırlanmış.
Seninle buluşmayı dört gözle bekliyorum.
Umarım benim gibi sorunsuz bir yolculuk geçirirsin.

Not : Burası çok sıcak.
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

seviyeli fıkralar

Mesaj gönderen MERDAN »

BUŞH PULLARI

Başkan Bush'un yeni talimatı:
- Üzerinde resmim olan pul bastırdım, bundan böyle başkanlığın bütün mektuplarında bu pullar kullanılacak.
Bir süre sonra görülmüş ki pullar zarfa bir türlü yapışmıyor.
Başkan Bush küplere binmiş ve yetkilileri çağırıp sormuş;
- Üstünde resmim olan pullar yapışmıyor, arkalarına zamk sürmediniz mi?
- Sürdük efendim, demiş yetkili ve eklemiş;
- Yapışmamasının nedeni, herkesin pulun arka yüzüne değil de ön yüzüne tükürmesi efendim..
En son MERDAN tarafından 17 May 2007, 19:35 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

Mesaj gönderen MERDAN »

BUŞH VE ŞOFÖRÜ

George W. Bush şoförüyle bir kır gezisine çıkar. Arabayla giderken bir tavuğu ezerler. Meseleyi tavuğun sahibi olan çiftçiye kim anlatacak diye düşünürken Bush âlicenap bir tavırla şoförüne şöyle der:

"Bana bırak. Ben Dünya'nın en güçlü adamıyım. Çiftçi bana muhakkak anlayış gösterecektir." Bush çiftçinin evine girer ve bir dakika sonra da nefes nefese koşarak geri döner.
Göz morarmış, surat dağılmış. Şoförüne "Çabuk toz olalım burdan!" der.

Aksilik bu ya, arabayla daha 20 metre gitmeden bu defa da orada gezen bir domuzu ezerler. Bush korkulu gözlerle şoförüne bakar ve "Şimdi adama gidip söyleme sırası sende!" der.

Şoför çiftliğe gider. Bush da arabada bekler. 10 dakika, 20 dakika 30 dakika derken....Şoför bir saat sonra şarkı söyleyerek, gülerek, cepleri para dolu ve kolunda büyük bir meyve sepeti ile geri gelir.

Buşh şaşkın bir halde sorar : "Çiftçiye ne dedin ki bu kadar ikrama boğdu seni ?
"Valla ben de anlamadım" der Şoför. "Ben ona sadece şöyle dedim:
İyi günler. Ben George Bush'un şoförüyüm. Domuz öldü!
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

Mesaj gönderen MERDAN »

İşte politika budur !

Bir bürokrat yoksul bir adamı ziyarete gitmiş demiş ki: "senin
oğlana bir eş bulalım, zamanı geldi artık."
Adam: "ben hayatımda oğlumun işine karışmadım." demiş.
Bürokrat: " ama demiş bu kız Rahmi Koç'un kızı" deyince
Adam: "a aaa ..tamam o zaman" demiş ve durumu kabul etmiş"
Sonra bizim bürokrat Rahmi Koç'un evine gitmiş: " kızınız için harika bir
koca adayı buldum" demiş.
Rahmi Koç şaşırarak: " ama benim kızım daha çok küçük" diye itiraz etmiş.
Bürokrat: " ama bu genç adam DÜNYA BANKASI'nda başkan yardımcısı" deyince.
kızın babası: " a aaa... tamam o zaman" diyerek duruma hemen razı
oluvermiş.
Sonunda bizim bürokrat DÜNYA BANKASI başkanını ziyarete gitmiş ve demiş ki:
"başkanım, size harika bir başkan yardımcısı adayı buldum"
Başkan: " iyi ama benim zaten ihtiyacımdan fazla yardımcım var" deyince
Bürokrat: ama bu Rahmi Koç'un damadı" demiş.
Başkan da " a aaaa...tamam o zaman" demiş.
İşte politika budur...
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

Mesaj gönderen MERDAN »

Temel Millet Vekili

Bir gün bizim temel millet vekilleri ile uçağa biner. başlarlar birşey sallamaya 1. milletvekili şurdan bir on milyon atsam,
biri bulur ve bir kişiyi sevindiririm der. 2. milletvekili ben yirmi milyon atsam, iki kişi bulur ve iki kişiyi sevindirimiş olurum. 3. 4.5. derken hepsi birşey sallar. sıra temele gelir temel düşünür ve ULAN BEN BURDAN HEPİNİZİ ATSAM YETMİŞ MİLYON SEVİNİR BE NE DİYORSUNUZ SİZ ?
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

Mesaj gönderen MERDAN »

Kavga Edecez

Dağistanlılar kavga etmeyi çok severlermiş. Bir gün rusun biri
Dağistanlının arabasına çarpar. İçinden 3 Dağistanlı çıkar ve adama:
-"Kavga edecez" der.
Rus:
-"Abi affet özür diliyorum"
-"Yok biz kavga edecez"
-"Abi polis çağıralım hata kiminse ödesin"
-"olmaz kavga edecez"
-"Tamam abi ben sizin hasarı ödeyim kavga etmeyelim"
-"Yok baba biz kavga edecez"
-"Abi hasarı ödeyim, alın araba da sizin olsun"
-"Mümkün değil kavga edecez"
-"Abi tamam ama böyle kavga olur mu, 3 e 1 olmaz valla"
Ve Dağistanlı lideri yanındaki arkadaşına döner ve:
-"Geç lan karşıya ikiye-iki kavga edecez.."
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

Mesaj gönderen MERDAN »

Bob nerede ?


George Bush bir ilkokulu ziyaret eder. Çocuklara:
- Sorusu olan var mı? der. Ve kücük Bob sözü alir.
- Benim üç sorum olacak:
1- Seçimlerde daha az oy almanıza ragmen nasıl oldu da başkan oldunuz?
2- Hiroşhima'ya atılan atom bombasi sizce dünyanin en büyük terör faaliyeti değil midir?
3- Hiçbir neden yokken neden Irak'a saldırdınız ?
Aniden zil çalar ve çocuklar tenefüsse çıkarlar. Çocuklar geri döndüğünde bu sefer sözü küçük Tom alır. Benim beş sorum olacak:
1- Seçimlerde daha az oy almanıza rağmen nasıl oldu da başkan oldunuz?
2- Hiroşhima'ya atılan atom bombası sizce dünyanın en büyük terör faaliyeti değil mi ?
3- Hiç bir neden yokken neden Irak'a saldırdınız?
4- Bugün neden zil 30 dakika erken çaldı?
5- Bob nerede ?
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

Mesaj gönderen MERDAN »

TİLKİ – ASLAN- TAVŞAN

Ormanda bir gün tilki tavşanı dövmüş Tavşan. gidip tilkiyi aslana şikayet etmiş.
"Abi bu ormanın kralı sensin, beni ancak sen dövebilirsin,
ama tilki beni dövdü" demiş.
Aslan da "O senin abin sayılır oğlum döverde, severde" demiş.
Tilki tavşanın kendisini şikayet ettiğini öğrenmiş ve bir daha dövmüş.
Tavşan da tilkiyi yine aslana şikayet etmiş.
Aslan tavşana: "Tamam abicim dövelim ama bize bir bahane lazım.
Tavşan "Kolay abi çağır tilkiyi yanına, senin niye şapkan yok diye döv."
Aslanın aklına yatmış bu fikir ve tilkiyi çağırmış yanına ve neden şapkan yok diye dövmüş.
Uyanık tilki yine tavşanı dövmüş, tavşan şikayet etmiş aslana,
aslan (neden şapkan yok diye) tilkiyi tekrar dövmüş.
Böylece olay kısır bir döngü halini almış.
En son tilki tavşanı çok feci bir şekilde (öldüresiye) dövmüş ve tavşan da aslana şikayet etmiş.
Aslan: " Tamam abicim dövelim de hep aynı bahane, yakışmıyor bize."
Tavşan: - Kolay abi, tilkiden bi sigara iste, filitreli verirse niye
filitreli verdin, filitresiz verirse niye filitresiz verdin diye döversin.
Aslan tilkiyi yanına çağırır: "Gel lan buraya.
Tilki: "Buyur abi.
Aslan:"Bir sigara ver bakayım.
Tilki: "Filitreli mi olsun, filitresiz mi abi?
Aslan şöyle ters ters bakar ve "Senin niye şapkan yok lan ?.... "
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Kullanıcı avatarı
MERDAN
Mesajlar: 956
Kayıt: 01 May 2007, 22:14

Mesaj gönderen MERDAN »

Bakan

Bir ülkede bir bakan, kendisini gazetecilere hiç sevdirememişti. Ne yapsa makbule geçmiyor,
basın hergün kendisiyle uğraşıyordu. Nihayet :
-Öyle bir şey yapayım ki, gazeteciler mat olsun, diye düşündü ve ilân etti :

-Pazar günü saat 10`da denizin üzerinden yürüyerek geçeceğim.

Pazar sabahı saat 10`da tüm basın mensupları toplandılar orada. Bakan geldi ve elinde bastonuyla denizin üzerinde yürümeye başladı.Karşı kıyıya kadar da yürüdü geçti.Herkesin gözleri dehşetle açılmıştı.

Fakat ertesi günü tüm gazetelerde şu başlık okundu :

-Bakan yüzme bilmiyor!
Allahım bana adaletinle değil, merhametinle davran. İMAM ALİ (A.S)
Cevapla

“Mizah ve Eğlence” sayfasına dön