Akademiyi putlaştırmayın

Gündemdeki haber ve konular...
Cevapla
3nokta
Mesajlar: 3381
Kayıt: 26 Ara 2006, 22:16
Konum: Meşhedi313

Akademiyi putlaştırmayın

Mesaj gönderen 3nokta »

Akademiyi putlaştırmayın
30/08/2012 - 13:41



YAVUZ KAYA
http://www.rasthaber.com/yazar_13564_63 ... mayin.html






Allah’ın adıyla,


Yıl 2010 Türkiye Dışişleri “Akademik put’çuya teslim.
Amerikan dergisi o zaman bu Prof.’u yerlere göklere sığdıramıyor

“Türkiye’nin küresel sahneye dönüşünün arkasındaki beyin” diyordu
Foreing Policy dergisi,


O zamanlar bu diplomat durdurulacak gibi değildi.

90”lı yılların sonunda yazdığı “Stratejik Derinlik” isimli teorik sözleşmesinin peşine takılmış ayda 20–25 gün çoluk çocuğu terk edip terki diyar ederek resmi ziyaretlere çıkmıştı.

Stratejisinin sloganı özetle “Komşularla sıfır sorun”

“Arap Baharı” mıdır bilinmez ilki içinde iflas eden bir müflis durumuna düştü.
”Derinlik” durgun sularda, sahilde kitap yazan Akademik Put’çuyu ”tsunami de yakaladı.

”İyi komşu” ile 2009 Mart öncesi 50 defa Şam’a gitti.
Bakanlar Kurulu toplantısı Ankara da mı yoksa Şam’da mı olduğu bazen karıştırıldığı olmuştu.

Bu hikayeyi uzatmak mümkün.

Akademiyi putlaştırmayın. Davutoğlu üniversite hocası bir dışişleri bakanı olabilir. Bu, her dediğinin “doğru” olduğu anlamına gelmez.

Nitekim!

Bizim “sıfırcı” ile bugün her sınırda “sorun” var.
Ermenistan kapılar kapalı kalmaya devam.
(AB) adına Yunanistan’la doğan dostluk, komşunun tavuğu’nu “kuş gribi”(Ekonomik çöküş) tutunca kapandı.
Kıbrıs’da ilişkiler AB 'nin dönem Başkanının inisiyatifine kalmış. Tüm müzakereler “dondurucu”da.

Kerkük’e merkezi hükümetten izinsiz yaptığı ziyaret, Bağdat hükümetini rahatsız etti. Irak adaleti tarafından cinayete işbirliğinden tahkikata uğrayan ve İstanbul’a sığınan Tarık El Haşimi sunulan koruma bardağın dolmasına, Temmuz’da Kürt otonom bölgesinden yapılan petrol ihracatı Bağdat’ı öfkelendirdi ve bardağı taşırdı.

İran ile ilişkilerde, Körfez monarşileri ile yakınlaşan Ankara bir türlü güvensizlikten kurtulamadı. Nasıl güven versin ki; Hatay’da yerli ve çokuluslu ajanların organizeleri ile Suriye’de gerçekleşen kaçırma olayında çetelerin elinde 48 İran vatandaşı var.

Bu yazarı Zaman’da nasıl tutarlar bilemem fakat
Cumali Önal’ın dediklerine bakın:
”Bir tarafta Avrupa Birliği, İsrail ve İran’la yeni hedeflerini sürdüren, diğer taraftan Suriye, Rusya ve ABD ile uzun vadeli projeler tasarlayan bu Türkiye’den bugün hiçbir iz kalmadı. Türkiye İslami muhafazakâr parti AKP’nin 2002’de iktidara gelmesinden önceki dış politikaya döndü. Bugün pratikte Türkiye’nin sınırında sorunlu olmadığı hiçbir ülke yok.”

Ne İsrail ne de diğer Filistinli gruplar Türkiye’den bahsetmiyor. Türk çabalarının ne kadar verimsiz olduğunu bugün görüyoruz.
Diktatörlerini deviren dört ülke(Mısır, Libya, Tunus ve Yemen) yoğun diplomatik çaba ve girişimlere rağmen Türkiye’yi artık bir model olarak görmüyor. Mısır ve Başkan Muhammed Mursi’nin önceliği bugünlerde yıldızı giderek yükselen İslami İran üzerinde. “Bağlantısızlar hareketi” nin bugünlerde İran’da yapılıyor olması ve sürdürülen görüşmeler müstekbir güçleri rahatsız etmiş durumda.

Çok sayıda gözlemciye göre Türkiye yeni bir bölgesel düzen kurmayı başaramadığından eski düzene döndü ve Washington’un dış politikalarına yattı.

1953 ‘ten beri NATO’nun üyesi olan Ankara, topraklarında yönü İran’a çevrilmiş füze kalkanı sisteminin radarları şu an kayıtta.

Radar kayıtlarına geçen haber ise oldukça ilginç:
Tahran’da başlayan 16. Bağlantısızlar Hareketi Liderleri zirvesinin dışişleri bakanları toplantısı çerçevesinde İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi’ye devredildi”


“İktidar vaizi” Görmez Buyurmuş ki;



“Mimarlarımız, üniversitelerimiz, mimarlık fakülteleri, 80 sene camilere küstü. Cumhuriyet dönemi özgü bir cami mimarisi ihdas edemediler.”


Başkanın ilgisi, bilgisi olsun olmasın. Her konuda olduğu gibi “Mimari” gibi güzel sanatların en ince ayarlı konusunda bile açıklama yapmış.

RTE ‘nin kuşu camii avlusunda öterse böyle olur işte.
O zaman da vatandaş der ki:


”Bu ülkede milyonlarca Müslüman’ın hala üfürükçülerden, şeyhlerden, şıhlardan medet umması müthiş bütçesine ve 100 bini aşan Sünni kadrosuna rağmen Emevi diyanetin değilse kimin ayıbıdır.
Bütçesi Sünni-Alevi-Caferi-Müslüman, Hıristiyan, Musevi. Dindar-Dinsiz her tür vatandaşın ödediği vergilerden oluşan Emevi geleneği temsilcisi Diyanet İşleri Başkanlığı’nın sadece Sünni Müslümanlara din hizmeti vermesi hakka ve adalete uygunluğu ispatlandı mı ki iş “Mimari”ye kaldı.”

Yine vatandaş der ki:

”Görmez, RTE’nin ‘muhteşem camisi’ hakkında ne düşünmektedir?
Altı ticarethane üstü politik yapılanmalarınızın merkezi olan “Allah’ın” evinden rahatsızlığınız var mı?





Soru: Türkiye’nin en şanslı Devlet Dairesi Başkanlığı hangisi?
Yanıt: Diyanet. Hiçbir sorunları yok ki yatıp kalkıp cami’ye yardım, minareye mimari ile uğraşıyorlar


Torpil


Torpil’li: Çevre bakanı Erdoğan Bayraktar



Torpil’ci: Tanıdığı Ziya Mandev

Torpil’lenecek: Ziya Mandev’in yakını bir hanım



Torpil mevzuu: RTÜK’ de çalışma isteği

Torpil’in seyir defteri: Ziya Mandev, hanımefendinin torpil ricasını tanışı olan Çevre Bakanı Erdoğan Bayraktar’a, Oda bu ricayı resmi emirle RTÜK ‘ye yazar.


Torpilin sonucu: Vahim, Bu emir BDP’li Ahmet Yıldırım’ın eline geçer o da basına verir.

İşte basın da burada “iyi ki var”

Bu bakan eşitliğin, özgürlüğün, Ö… in adaletinin koyunlarının kurtları yediğinde neler yapabileceğinin bir işareti olarak kayıtlara geçti.





Yorum-siz’lik bir yazı

Suriye/Gaziantep hattında BOP projesini uygulamada B-D-E-Ğ planları bulunan bir devletin, Kaldırım taşlarının parasını nasıl tahsil edileceği için de planları mutlaka vardır.

”Adım İlknur Dandil. 750 TL. Asgari ücretle çalışan bir işçiyim. 5 yıl önce oturduğum Tevfik Bey Mahallesi Aras Sokağa belediye tarafından kaldırım döşendi. Bu arada ben o mahalleden taşındım. Ama devletimiz boş durmadı, beni aradı buldu(Hatay’daki bütün yerli yabancı ajanlarını da kullanarak-yk) ve benden 145 TL istiyor. Bu parayı ödeyecek gücüm yok, artık orada oturmuyorum. Bana yollanan ihbarnameye göre bu para benden öyle veya böyle alınacak. Devletimizin işini gücünü bırakarak vatandaşımı daha ne kadar soyabilirim, yolabilirim hesapları mı yapıyor? Bu parayı ödemezsem, eski mahallemin kaldırım taşlarını mı sökecek? Ya da evime durmadan icra kâğıtları mı gönderecek? Yüce devletimizin mutlaka bir B planı vardır. Konuyu merak edenler için elimde Küçükçekmece belediyesi başkanlığı Gelir Müdürlüğü’nün ihbarnamesi mevcuttur.”

Bu arada, Irak’ta 2 milyon masum-mahsun, mazlum, mağdur, muhtaç, Müslümanları katleden ABD askerlerinin “ Ülkelerine sağ salim dönmeleri için duacı olduğunu” söyleyen “Eş başkan”
Hatay’daki kamplarda bulunan masum, mahsun, mazlum, mağdur, muhtaçların bugünlerde “Güneş yağları” bitmiş haber verelim de mağdur olmasınlar.




abd: Kamplarımız sana emanet RTE



Ağustos 2011 AKP gençlik kolları kaynaklarından bir haber,


“Türkiye’nin 30 şehrinde Suriyeli muhalifler için kamplar kurulacak, Her kampta 10 bin kişi eğitilecek, toplam 300 bin Suriyeli, silahlı eğitimden geçirilecek.”

Bu tamamen tesadüf!

Ağustos 2012 Dünya medyası,

Amerikalı tarihçi Webster Tarpley,” ABD ve İngiltere, biliyorlar ki, Suriye ile çatışmanın geri tepkisi, modern Türkiye’yi imha edebilir”



Guardian,”Türkiye, isyancılara eğitim üssü kurdu”

Bild am Sonntag,”Alman ve İngiliz ajanlar, Suriye’deki isyancılara yardımcı olmak ve eğitmek amacıyla Akdeniz’de konuşlandırıldı.”

The Times,” Suriyeli muhaliflerin üssü Adana’da, İncirlik Üssü yakınlarında.”

BBC ise,” Suriyeli isyancıları Türkiye eğitiyor. Ordu tarafından yönetilen gizli kamplarda özel bir eğitim programı yürütülüyor.”

RTE istediği kadar, istediği yerden “Yok öyle bir şey sadece insani yardım” desin.
nokta koymuyoruz artık cümle sonlarına
noktayı koyacak olan sensin anlasana
. . .
Cevapla

“Güncel” sayfasına dön