BEKLEMEK...
Gönderilme zamanı: 21 Eyl 2007, 23:44
BEKLEMEK...
Beklemek güzeldir elbette
Bilinmeyen bir zamanda bir sonbahar güzelliğiyle
Gelişini beklemek, geleceğini bilmek
Bir Cuma gününde
Mekke’de zuhrunu beklemek…
Bir gün mutlaka geleceğini bilmek
Ve o güne kavuşmayı arzulamak
Zalimlerin şarjörü doluyken
Zulme uğramış mazlumlar çoğalmışken
Henüz zuhur için değil erken
Bir Cuma gününde
Mekke’de zuhrunu beklemek
Ve alınacağını bilmek intikâmının Mazlum Zehra’nın
Ve İmam Hasan’ın ve Kerbela’nın
Zeyneb’in, Abbas’ın, Ali Asgar’ın
Bir Cuma gününde çıkacaksın biliyorum
Ben Mehdiyim diye haykıracaksın
Aynı anda tüm dünyada duyulacak sesin…
Koşacak sana bir bir yârenlerin
Zalimleri saracak derin bir korku…
Dünya onlara dar gelecek
Kaçmak isteyecekler merine
Anlayamadan orasının da Allah’ın olduğunun
Mazlumların yüzünde bir bahar gülüşü yeşerecek
Şeytanların işleri suya düşecek
Ve Allah dostları
Evet gerçek Allah dostları ihanete boyun eğmeyecek
Bir Cuma günüde sana koşacaklar
Mekke’ye…
Katılacaklar şanlı orduna
Üç yüz on üç komutanın komutasına
Saracak dünyayı Allah’ın vaat ettiği adalet güneşi
Gerçekleşecek beklenen kutlu zuhur
Kurulacak ilahî evrensel adalet hükümeti.
Bir Cuma gününde
Mekke’de başlayacak şanlı kıyam…
Şimdi bize düşen yalnızca beklemek
Bilinmeyen bir zamanda bir sonbahar güzelliğiyle
Gelişini beklemek, geleceğini bilmek
Bir Cuma gününde
Mekke’de zuhrunu beklemek…
Bir gün mutlaka geleceğini bilmek
Ve o güne kavuşmayı arzulamak
Özcan CANPOLAT
Beklemek güzeldir elbette
Bilinmeyen bir zamanda bir sonbahar güzelliğiyle
Gelişini beklemek, geleceğini bilmek
Bir Cuma gününde
Mekke’de zuhrunu beklemek…
Bir gün mutlaka geleceğini bilmek
Ve o güne kavuşmayı arzulamak
Zalimlerin şarjörü doluyken
Zulme uğramış mazlumlar çoğalmışken
Henüz zuhur için değil erken
Bir Cuma gününde
Mekke’de zuhrunu beklemek
Ve alınacağını bilmek intikâmının Mazlum Zehra’nın
Ve İmam Hasan’ın ve Kerbela’nın
Zeyneb’in, Abbas’ın, Ali Asgar’ın
Bir Cuma gününde çıkacaksın biliyorum
Ben Mehdiyim diye haykıracaksın
Aynı anda tüm dünyada duyulacak sesin…
Koşacak sana bir bir yârenlerin
Zalimleri saracak derin bir korku…
Dünya onlara dar gelecek
Kaçmak isteyecekler merine
Anlayamadan orasının da Allah’ın olduğunun
Mazlumların yüzünde bir bahar gülüşü yeşerecek
Şeytanların işleri suya düşecek
Ve Allah dostları
Evet gerçek Allah dostları ihanete boyun eğmeyecek
Bir Cuma günüde sana koşacaklar
Mekke’ye…
Katılacaklar şanlı orduna
Üç yüz on üç komutanın komutasına
Saracak dünyayı Allah’ın vaat ettiği adalet güneşi
Gerçekleşecek beklenen kutlu zuhur
Kurulacak ilahî evrensel adalet hükümeti.
Bir Cuma gününde
Mekke’de başlayacak şanlı kıyam…
Şimdi bize düşen yalnızca beklemek
Bilinmeyen bir zamanda bir sonbahar güzelliğiyle
Gelişini beklemek, geleceğini bilmek
Bir Cuma gününde
Mekke’de zuhrunu beklemek…
Bir gün mutlaka geleceğini bilmek
Ve o güne kavuşmayı arzulamak
Özcan CANPOLAT